Her maçta savunma değişikliği ile sahaya çıkan Trabzonspor, çok fazla rakip baskısı olmamasına rağmen, ortada geçen bir ilk yarıda, kademe hatalarından çok rahat 2 gol yiyerek, ilk yarıyı mağlup kapattı.
Trabzonspor’un karşılaşma boyunca verdiği mücadele ile kazanmak mümkün değil. Aynı konumdaki takımların verdiği mücadele ile kıyaslandığında, Bordo-Mavililer’in oynadığı futbol, maalesef aşağıda kalıyor. Çünkü Trabzonsporlu futbolcular rahat değil. Kafaları sahada değil. Ve onları toparlayacak, moral verecek, oyuna konsantre edecek bir ağabeyleri sahada yok.
Dolayısıyla Trabzonspor, sahada şaşırmış bir futbolcu topluluğu görüntüsü veriyor.
Serkan orta saha başlıyor, sağ beke çekiliyor. Alanzinho oyuna giriyor. Trabzonspor’da bundan başka taktik olarak yapılan hiçbir şey yok. Bordo-Mavililer dün ikinci yarıda biraz daha baskılı oynamaya çalışsa da, gol atma sıkıntısı had safhada olduğu için, bol gol bulamıyor. Buna karşılık çok rahat gol yiyor. En büyük sıkıntı da bu. Giray çok formsuz. Tolunay Hoca’nın savunma ile bu kadar oynamasına gerek yok. Abdulah Karlı oynayacaksa stoper oynar. Serkan illa oynayacaksa sağ bek oynar. Çünkü “Taş yerinde ağırdır”ı unutmaması lazım hocanın.
Tolunay Hoca maç kazanmak istiyorsa, elindeki tek gol şansı olan Adrian’a yokmuş gibi davranmaması gerekir. Bu davranışıyla hem kendisine hem takımına zarar veriyor. Ama bildiği gibi davranması kendine kalmış, benden söylemesi.
“Akılsız başın cezasını ayaklar çekermiş” derler. Sorumluların sezon başından beri yaptıkları hataların cezasını biz Trabzonlular çekiyoruz. “Akıllarını başlarına almalılar” diyeceğim; ama bu telaş ile akıllar ne kadar başta kaldı, belli değil!
Trabzonspor’un kalan maçlarına baktığımız zaman; zorlu bir dönemece giriyor. Puan kaybına tahammülü yok. Bu oyunla puan alması sıkıntılı. Sakin bir şekilde camia bunu futbolculara ve sorumlulara anlatmak durumunda.
Kasımpaşa, belki de hiç ummadığı şekilde çok rahat maç kazanarak, Trabzon’u da sıkıntılı bölgede bıraktı.