“İktidara gelirsek AKP’ye yakın medyaya el koyacağız” (Gürsel Tekin), “İktidara gelirsek AKP’ye yakın şirketlere el koyacağız” (Selik Sayek Böke) diyen CHP’nin, çeşitli tiyatro gösterileriyle ‘özgürlükçü’ olduğuna inananlara bir şok da Fikri Sağlar’dan.
CHP’nin kanalı Halk Tv’de konuşan Fikri Sağlar, bazılarınca unutulan CHP’nin hüviyetini bir kez daha hatırlattı: “Türban irticai faaliyetlerin şeriat isteyenlerin üniformasıdır, başörtüsü yüzyıllar boyunca Anadolu’da bir geleneksel giysidir arada fark var. Kendimden söylemek istiyorum ben yargılandığım zaman türbanlı bir hakimin karşısına gittiğimde benimle ilgili haklarımı koruyacağı ve adaleti yerine getirebileceği konusunda kuşkum var”.
Bu CHP’liler türban-başörtüsü ayrımını şöyle yapıyorlar: Evlerine gelen temizlikçi kadın takıyorsa başörtüsü, aynı örtüyü hakime bir hanım takıyorsa türban oluyor!
Tarlada takıyorsa başörtüsü, milletvekili iken takıyorsa türban,
Fabrikada işçi olarak takıyorsa başörtüsü, fabrikanın yöneticisi ise türban…
Türban-başörtüsü sensörü olarak leş hayatlarını sürdüren CHP’liler için türban-başörtüsü ayrımını belirleyen tek unsur kadının konumudur!
‘Kamusal alan’ diye bir şey uydurmuşlardı. Devletin her kademesinde başörtülü kadına tahammülleri yok. Sağlar’ın sözlerinin ardında ‘Kamusal alan’ tartışması tekrar başlayacaktır.
Bunların karanlık zihniyetlerinde 28 Şubat bitmedi, imkânını bulduklarında yarım kalan işlerini tamamlayacaklar.
Bugün CHP’nin içinden Fikri Sağlar’a gelen tepkiler de bu cümledendir; “Çeşitli tiyatro oyunlarıyla perdelediğimiz gerçek kimliğimizi açık ettin” diye tepki gösteriyorlar. Sağlar’ın mezkûr konuşmasını yaptığı programda, bir kadın olarak program sunucusu Şirin Payzın da dahil CHP’li konuklar Fikri Sağlar’ı kafalarını sallayarak tasdik ettiler.
Programda yer alan DEVA partili Mustafa Yeneroğlu’nun Fikri Sağlar’ın sözlerine şaşırmasına da ben şaşırdım. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kör düşmanlığıyla CHP’ye yanaşma hesabı yapanlara, yollarını şaşıranlara acımaktan başka elimden bir şey gelmiyor.