Ciğerimiz yanıyor.. Yüreğimiz kanıyor.. Dün yine İstanbul’u vurdular..
Bakın değerli dostlar..
Aralarında İstanbul’un da olduğu hiçbir ülke Başkenti, başka bir devletin parmağı olmadan vurulamaz..
Saldırıyı hangi terör örgütü gerçekleştirmiş olursa olsun..
Adı ister PKK olsun, ister TAK, isterse dün gece uydurdukları yeni bir isim..
Bu saldırı buz gibi bir yabancı servis operasyonudur..
Bitmedi..
Her ülke, kendi başkentine yapılan saldırıda, o devletin içinden destek alır..
İçim yanarak yapmak zorundayım ben bu tespiti..
Bu Paris için de aynıdır, Londra için de Brüksel için de..
İlla ki kanı bozuk bir soysuz vardır devletin kademeleri içinde saklanmış..
Kendini açıkça ortaya koyamayacak kadar korkak..
Vatan evlatlarının pusuya düşürülmesine destek olacak kadar alçak..
Bunlar bulup devlet bu ihanet şebekesinden temizlenmezse bize uyku haram..
Ve değerli dostlar..
Bu saldırı bize çok açıkça göstermiştir ki Türkiye kritik bir karar aşamasında..
Bize istikamet çizmeye çalışan güçler bu kritik karara tesir etmek istiyor..
Bu karar her neyse ve terör örgütleri eliyle bizden ne yapmamız isteniyorsa, derhal ve zaman kaybetmeden tersi yapılmalı..
Hem de hemen..
Sarı damperli kamyon terörü!
Dün kâbus gibi bir sabaha uyandık..
Terör saldırısından hemen önce de Küçükçekmece’de, bir hafriyat kamyonu metrobüs yoluna girdi. Ve bir otobüse çarptı..
Onlarca vatandaş yaralandı..
Yağmur nedeniyle zaten tıkalı olan D-100, bu kaza sonrası tamamen kilitlendi..
Kazaya sebebiyet veren (çoğu zaman olduğu gibi) yine sarı damperli hafriyat kamyonu..
Trafiğe saat 10:00’dan evvel çıkmaları yasak olan o kamyonların, bu saat kısıtlamasına uymamalarına artık alıştık..
Sol şeridi kapatıp spor araba gibi hız yapmalarına da..
Neden?
Çünkü her bir kamyon normal şartlar altında günde bir sefer yapabiliyor..
Ama kurallara riayet etmeden, yol emniyetini riske atarak cambazlık yapan şoförler sayesinde bu sayı bazen ikiye çıkabiliyor..
Laf söylerseniz de birlik olup yol kapatma eylemi yapıyorlar..
Her bir sürücüye bakın ceza puanı limitleri dolmak üzere..
Ama hâlâ yaşamları hiçe sayarak terör estirmeye devam ediyorlar yollarda.
İstanbul kent yönetimine, ilgilere soruyorum; Nereye kadar?
Trabzon’a sürgün!
Kararname ile pek çok hakim ve savcının görev yeri değişti..
Bunlardan biri de Murat Aydın..
Görev değişikliğinin hemen ardından
“... Trabzon Hâkimliğine sürüldüm...”
Diye mesaj atmış..
Memleketin cennet köşesi Trabzon’u, ‘sürgün adası’ gibi gören zihniyetin takdirini, adına yargı yetkisini kullandığı millete bırakıyorum.