Malum gecenin sabahında gün ağarınca görüntü de netleşmeye başlamıştı. Evet, yaklaşık 7 yıl önce bir bahar sabahı ziyaret ettiğim ve artık birkaç karelik hatıra olarak kalan Süleyman Şah Saygı Karakolu’na operasyon düzenlenmiş ve askerlerimiz; emanetlerle birlikte dönmüştü. Çok ilginçtir ki, sosyal medyadaki nöbetçi borazanlar da aynı anda yaygaraya başladı:
Türkiye toprak kaybetti!..
Talimatı alan hazır kıtalar aynı nakaratı, bıkıp usanmadan tekrarladılar. İlerleyen dakikalarda Başbakan Davutoğlu’nun Twitter’dan ve Genelkurmay’dan yaptığı açıklamalar da bu yaygaranın hızını kesemedi.
Gün bitti, sabah oldu ama tahrik taarruzu, “Bugün fitne Zamanı, Cumhuriyet elden gidiyor, Tarafınızı belirleyin, bütün Yurt’ta ve Cihanda Meydanlara dökülüp, şer ittifakın Sözcüsü olun” mealindeki yazılı talimatlarla devam etti!..
Bu ne vatan aşkı ya Rab!..
En yetkili ağızların defalarca çürüttüğü bu iddiaların yanlışlığını anlatmaya kalkmak en büyük yanlış olur. Zira bunu, onlar da çok iyi biliyor. Öncü güçlerin işaret atışlarıyla başlatılan ve muhalefet partilerince de ‘mecburi istikamet’ olarak sürdürülen bu feveranın sebebini araştırmak daha isabetli olacaktır.
Sizce, DEAŞ’ın hain planlarını bozmak için yapılan bu operasyon onları niye bu kadar üzdü?..
Bence, artık Türkiye’ye de bulaşmaya hazırlanan bu örgüt uygun gördüğü anda Süleyman Şah Türbesi’ne saldıracak ve Türkiye’yi o ateş batağına çekecekti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı bertaraf edebilme uğruna ülkeyi yakmaktan bir an bile çekinmeyenler için de bundan büyük bir fırsat olamazdı!..
Zaten Türkiye tökezlediği anda çullanmak için bekleyen DEAŞ’a ilaveten Esad, PKK hatta İran bile ‘ortak düşman’ ile mücadelede ‘mavi güçler’ olabilirdi... Tam da ‘son viraj’ 7 Haziran seçimleri öncesinde bu fırsat elden kaçmıştı!..
Fuatavni’ye operasyon
Dahası var...
Bu operasyon aynı zamanda, artık resmen bir kaçak olan Emre Uslu’nun, “Fuatavni ben değilim. O yoluna devam ediyor” şeklindeki çırpınışlarını da boşa çıkarmıştı. Çünkü, suçüstü yakalanıp, devlet içindeki damarları kesildiği için bitkisel hayata giren merhum fenomenin, günlerdir süren operasyon hazırlıklarını ruhu duymadığı gibi yürüyen yüzlerce tankı, topu bile göremedi. Müflis tüccar hesabı eski defterleri karıştırarak kayıtsız şartsız bir müteveffa Fuatavni olduğunu ilan etmişti...
Bu ne muhteşem mağduriyet Şah Fırat...
KAFAMA TAKILANLAR..
Millî olanlar, olamayanlar
Her ne kadar müflis fenomenler uzun atlasa da biz Cumartesi akşamı sınır bölgesindeki hareketliliği tespit ettik. Ancak, ülke çıkarları açısından çok önemli olan böyle bir konuda muteber bir kaynaktan teyit almadan bu haberi kullanamazdık. Bize verilen cevap, “Doğru ama konu çok kritik bir aşamada. Millî hassasiyetinizi rica ediyoruz” oldu.
Ama ‘millî’ olamayan meslektaşımız oldukça fazlaymış...
HDP’nin paket fobisi
HDP Genel Başkan Yardımcısı Nazmi Gür dün akşam bir canlı yayında, “Hükümet İç Güvenlik Paketi’ni, HDP’yi sahada engelleyerek barajın altında bırakmak ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 400 milletvekili hedefine ulaşabilmek için çıkarıyor” dedi. Doğrusu hiçbir şey anlayamadım. HDP seçime, molotof kokteyli ile mi hazırlanıyor ki bu yasa onların önünü kessin...
Bence daha kaliteli bahaneler hazırlamaları gerekir...