Mart ortalarında gittiğim ünlü bir zincir markette göz ucuyla ‘4,20 TL’ fiyatı görünce irkilmiştim.
Araştırdım;
Geçen yıl Nisan sonunda patates tarladan 40-60 kuruşa çıkmış. Yani çiftçinin cebine giren para bu.
Yer altı depolarında bekledikçe fiyatı artmış, Mart ayında depodan en son 2,20 TL’ye satılmış.
Markete gelene kadar da 4,20 TL olmuş!
***
Bir hafta sonra, 25 Mart’ta Tarım Bakanı Mehdi Eker’le buluştuk.
‘Patetes fiyatı’nı özellikle konuştum.
“Patates ekmektir, pazardan çuvalla alınır. Bu fiyatla ancak taneyle alınabilir” dedim.
Cep telefonunu aldı, her hafta düzenli olarak gelen ‘ürün fiyatları’nı açtı, patatesi gösterdi.
Benim alışveriş yaptığım marketin karşısında 4.2 TL yazıyordu; ‘ucuzcu’ marketlerde ise 2.8-3.2 TL arasındaydı fiyatlar...
Bu rakamlar gelince zincir marketlerin temsilcileriyle görüşmüş.
“Bize gelişi 3 TL’yi buluyor; sezon sonu olduğu için ürün azaldı” demişler; ancak ucuzcu marketlerin fiyatlarını izah edememişler!
Bitkisel Üretim Genel Müdürü Mevlüt Gümüş, ekibiyle Türkiye’nin patates deposu olan Nevşehir ve Niğde’nin yolunu tutmuş. Soğuk depo olarak kullanılan yer altı mağaralarında 170 bin ton patates çıkmış!
Bakan Eker, sorunu şöyle analiz etti: “Üretici sayısı çok ve küçük çaplı üretim yapıyorlar. Büyük tüccar ürünü topluyor, depoluyor ve kendi zamanlamasıyla piyasaya veriyor. Bir başka sorun da üretimden tüketime giden zincirde oyuncu sayısı çok. Her oyuncu kendi karını koyuyor, fiyatlar yükseliyor. Bu zincirde ‘burjuvazi’ dediğimiz şehirli kesimin sektörleri daha organize daha etkili ve daha belirleyici.”
Tarım Bakanlığı ekibinin patates baskını işe yaramış.
Mevlüt Gümüş, “Gidişimiz etkili oldu, ‘ithalat yapılır’ korkusuyla fiyatları aynı gün yüzde 10 düşürdüler. Biz ayrılırken fiyatlar 1.5-2 TL arasındaydı” dedi.
Aradan 1 ay geçti.
Nisan sonunda aynı büyük zincir markete gittiğimde patates reyonunun üstünde ‘4,45 TL’ etiketi gördüm!
Yanında ‘Kıbrıs patatesi’ etiketinde ise ‘4,95 TL’ yazıyordu!
Bakanlık ekibinin ziyaretinde göstermelik düşen fiyat markete ‘zam’ olarak yansımıştı...
***
2012’de 4,8 milyon ton,
2013’te 4 milyon ton,
2014te 4,2 milyon ton üretim yapılmış.
2012’de yüksek üretim olunca tarladan çıkışı 20-25 kuruşa kadar düşmüş, üretici perişan olmuş. ‘Burjuvazi’ için bir şey değişmemiş, patates markete kadar 1,5 TL’ye çıkmış.
Ağzı yanan çiftçi üretimi azaltınca 2013’te tarla fiyatı 60-65 kuruşa çıkmış, üretici sevinmiş. ‘Burjuvazi’ daha çok sevinmiş, yazın 2 TL’den başlayan fiyat 2014 Ocak ayında 4,5 TL’ye kadar yükselmiş.
21 Ocak 2014’teki İHA haberinde, Nevşehir Ziraat Odası Başkanı Mustafa Ekiz şöyle demiş: “Nevşehir’de patatesin depo çıkış fiyattı 2.20 TL’ye çıkmıştı. Tarım Bakanlığı’nın sektör temsilcileri ile yaptığı toplantı sonrasında 1.80 TL’ye kadar düştü. Ancak büyük şehirlerde patates fiyatı 4.50 TL’ye çıktı. Aracılar tüketicilerin ucuz patates yemesine engel oluyor.”
Fiyat yükselince üretici 2014 üretimini arttırmış. Yüksek üretim çiftçiyi vurmuş, tarla fiyatı 45-60 kuruşa gerilemiş.
Geçen haftaya kadar gördüğümüz 4,5-5 TL fiyat etiketleri, ‘burjuvazi’nin yüksek üretimi de ‘fırsata’ çevirdiğini ortaya koyuyor!
Mayıs başında yeni patates çıktı.
Marketteki etiket 1,95 TL’ye indi!
Anlaşılan ‘patates burjuvazisi’ bunu hep yapıyor...
Fasülye burjuvazisinin,
Soğan burjuvazisinin,
Maydanoz burjuvazisinin eli armut toplamıyor;
Gıda enflasyonu yüzde 14’ü böyle buluyor...
Enflasyon faizi, faiz enflasyonu besliyor.
Arkasındaki en güçlü ‘lobi’ ise bu ‘gıda burjuvazisi’...
Tarım ve ticaret bakanlıkları ile Merkez Bankası ve ilgili kurumların katıldığı ‘Gıda Komisyonu’ bu saadet zincirini kırmalı.
Aslında bu bir ‘siyaset’ yazısı...
Zira bu saadet zinciri market rafları üzerinden siyaseti hedef alıyor...