1 Ocak 2017 yılının ilk saatlerini bize, hepimize zehir eden terör eyleminin amaçlarını artık hiç tartışmayacağım.
Bu tartışma artık insanlığımı yaralıyor.
Bu tartışma artık onurumu incitiyor.
Bu tartışma artık bütün insani değerlerimi zedeliyor.
Bu saldırı bir intikam saldırısı değildir. Dolaysıyla iç politikamızla ilgili değildir. Bu saldırı toplumsal fay hatlarımıza dönük bir saldırıdır ve tek amacı kaos yaratmaktır. Hepimizi, birbirimiz nezdinde güvenilmez kılmaktır.
Bu saldırı bizi birbirimize düşürmeyi amaçlıyor.
Bu saldırı varlığımızı, kültürümüzü, demokrasimizi ve kurulu hayatlarımızı felç etmek niyetinde.
Kurulu hayatlarımız ve gündelik yaşamımız bu saldırılar aracılığıyla bloke edilmeye çalışılıyor.
Bir terörist örgüt yeni yılın ilk saatlerinde benim ülkemde eğlenen, benim insanlarımı rastgele ateş ederek masum insanlarımı katledecek ve ben kalkıp bu iğrençliğin amaçlarını tartışacağım. Hayır efendim; ben bu tartışmada artık yokum. Tartışmayı reddediyorum. Amacı sadece kötülük olan eylemler artık tartışma dışıdır.
İnsanları böcekler gibi ezerek katleden saldırıların niyeti sorgulanmaz.
Bu durumda yapılması lazım gelen tek şey teröre karşı, birliğimizden oluşan sağlam kaleler inşa etmektir.
Bir yılbaşı günü kendince eğlenmeye giden insanları vahşice katleden bir zihniyet tartışılmaya değer değildir. Eğlenen, gülen, mutlu olan insanların yüz ifadesini bir anda ölüm ifadesiyle değiştiren ölüm makinelerinin neyi tartışılır Allah aşkına?
Eylem tarz olarak DEAŞ’i işaret ediyor. Kaldı ki, DEAŞ değilse bir başka terör örgütü olsa ne yazar? Vatandaşlarımızın canını alan bütün terör örgütleri katil kimlikleri ile aynı potada eşitleniyorlar.
İşlevleri aynı, sonuç olarak döktüktüleri kanla aynı amaca hizmet ediyorlar ve en önemlisi de bize dayatmaya çalıştıkları hayat tarzında birleşiyorlar ve bu durum, asla ve kat’a kabul edilemez.
Kaos oluşturarak, ülkemizdeki inançlar arasında, hayat tarzları arasında çatışmayı körüklemek, bu kötülük guruplarının birinci hedefidir.
İnançlarımızla, kültürümüzle, değer yargılarımızla ve sosyal hayatımızla bin yıldır, ilmik ilmik dokuduğumuz toplumsal yapımızda gedik arayan bu guruplar, çok belli ki saldırılarına devam edecekler.
Toplumsal bünyemizi test etmeye dönüp bu denemeler, bizim dayanıklılığımız ölçüsünde yok olup gidecekler. Toplumsal bünyemizi sağlıklı tutabildiğimiz ölçüde, terör kötülüğü, kötücül emellerine kavuşamayacaktır.
Çok belli ki ‘’uygar dünya’’ İslamifobya ile kafayı bozuduğu için bu mücadelede bize istediğimiz desteği istediğimiz oranda vermeyecektir. Bu sorunla mücadelede bir bakıma yalnız olduğumuzu bilmeli ve önce birliğimizi koruyarak, sonra da bütün cesaretimizle hayat tarzımıza sahip çıkarak, bu kötücül terör belasını tarihin çöplüğüne atmalıyız.
Bu vahşi saldırda hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı, yaralanan vatandaşlara da acil şifalar diliyorum.