Eğer yaptığınız gazete etkili değilse kimse saldırmaz size... Okuru olmayan gazetede, ne yazılıp çizildiğini kimse bilme,z o yüzden de kimse saldırmaz. 3 hafta içerisinde iki ayrı saldırı gerçekleşti Star Gazetesi’ne yönelik.
Biri yemekhane yakınına konan ve tüm çalışanları hedef alan bomba, Diğeri Star Medya Yönetim Kurulu Başkanı Murat Sancak’a sıkılan 22 kurşun. Türkiye’de seçkin olma gücünü kaybetmiş adamlar bir süredir “etkili gazetecilik yapma” iddiasıyla StarGazetesi’ne sallayıp duruyorlardı ya, iki saldırı en iyi tekziptir onların iddialarına...
***
Gelelim işin diğer kısmına...
Kimse kimsenin fikrini beğenmek zorunda değil.
Ancak demokrat olmanın koşulu eğer saldırı altındaysa beğenmediğin fikrin de yanında durabilmektir.
Zira tek bir el silah sesi bile, beğendiğin, beğenmediğin tüm fikirlerin sesini bastırır.
Ateşlenen tek bir silah, fikirlerin yarışmasını bitirir...
Herkes “Türkiye için en ideal yaşam benim beğendim yaşam tarzıdır” deme hakkına sahiptir.
Ancak Türkiye için en ideal olan durum silahların ateşlenmediği ortamdır.
O yüzden Murat Sancak’a yönelik saldırıyı kınama cümlesinde ama olmaz.
Saldırı girişimi diyenler var ya, o da hatalı bir tanımlama.
Saldırı yapıldı, neyse ki öldürme girişimi başarıya ulaşamadı.
***
Bu tür olaylarda gösterilen reaksiyon gerçek demokratlarla maskeli demokratlar arasındaki farkı anlamak açısından iyi bir sınavdır.
O yüzden bu saldırıyı kınadığını söyleyip de ama veya benzeri cümleler kuranlar varsa boşuna okuyup, seyretmeyin.
Zira asıl olan yaşamdır, yaşama hakkıdır.