Uzun yıllar kolesterol suçlusu gösterilen yumurtanın aklanışı gibi, sanırım artık tek başına, tribünlerden seyircinin çekilmesi suçlusu gösterilen e-bilet uygulaması da aklanmak üzere. Bu kanıya passolig’in son bültenindeki sayılara bakarak varıyorum.
Hemen deyivereyim ki 21 Aralık 2015 tarihine göre passolig kartı sahibi sayısı 1 milyon 673 bin 784’e ulaşmış.
Bu sayı, yılbaşından bu yana 970 binden fazla yeni kişinin passolig ailesine katıldığını gösteriyormuş. Yani 700 binlerden bir yılda 1 milyon 670 bine çıkmış kart sahibi sayısı.
Kartların %66’sı dijital kanallardan %34’ü stadyum gişelerinden alınmış.
Bir önemli boyutta şu: Bu dönem içinde seyirci sayısı 775 binden 1 milyon 180 bine yükselmiş! 405 bin artış!
Daha birçok ayrıntı var. Ancak artan seyirci sayısı ile artan kartlı sayısını arasındaki fark önemli. Seyirci sayısının kart sahiplerinden az olması, kartın gerektiğinde kullanıldığını gösteriyor. Ve bir de ilgililerin kart almaktan kaçınmadığını, ancak başka nedenlerle futbolu izlemeye gitmediğini, çekici bulmadığını gösteriyor.
Buradan şu çıkıyor: Tribünden seyirci çekilmesinin tek nedeni bir başına e-bilet uygulaması değil. Onun da etkisi olabilir kuşkusuz, ancak tek başına buna bakarak seyirci azalmasının açıklanması bizi çözümde yanlış yerlere götürür. Boşa zaman harcatır.
Bunun böyle olduğunu gözlemlerimize dayanarak çok yazıp çizdik. Ulaşım-trafik zorluklarından, maçların oynatılma gün ve gün içi zamanlarından, sahaya çekici bir futbol getirilemeyişinden, izleyicinin ekonomik yapısından... Daha birçok nedene bağlı bu durum...
Eksiğimizi, yanlışımızı düzeltmek için önce doğru tanı koymalıyız. Bence passolig uygulaması bilet almada bir kolaylık ve giderek anlaşılarak sorun olmaktan çıkıyor.
Bunu görmeli ve öteki eksiklerimizi halının altına süpürmemeliyiz.
Şu kart sayılarından bir başka gerçek de yeniden belgeleniyor.
Fenerbahçeliler 334 bin 934, Galatasaraylılar 334 bin 845, stadı olmayan Beşiktaşlılar 230 bin 234 passolig kartı almışlar. Toplamları 900 bin!
1 milyon 673 bin toplam kartın yarısından fazlası üç büyüklerde!
Futbolumuzu hâlâ onların taşıdığına bir başka belge...