Seçimlerin ilk turu önümüzdeki Pazar günü 22 Nisan’da yapılacak.
Fransa cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önceki son Pazar gününde, Paris meydanları lider adaylarının son kozlarını oynadıkları mitinglere ev sahipliği yaptı.
Concorde Meydanı’nda düzenlediği mitingde konuşan Nicolas Sarkozy, Avrupa Birliği’ne yüklendi.
Daha milliyetçi “Barack Obama ABD’sinden” daha Amerikancı mesajlar veren Sarkozy, ülkesinin AB politikaları yolculuğunda geri adım atacağı sinyallerini de verdi.
Fransız milletinin önemini vurguladı.
“Avrupa Birliği mantığından pişman” bir profil çizen Sarkozy, Schengen anlaşmasından çıkılmasının değerlendirileceği yönündeki görüşünü yineledi.
Ekonomi politikalarında krizden çıkış yolu bulmak üzere daha korunmacı bir siyasetin önemine dikkat çeken Sarkozy’nin bu mesajları sadece seçim kampanyası çerçevesinde verdiğini de düşünmemek gerekiyor.
İlk turu 22 Nisan’da, ikinci turu 6 Mayıs’ta yapılacak olan başkanlık seçimlerinin ardından, artık AB’nin başka bir yola gireceğini düşünmeli. Ekonomik krizin faturasını AB genişlemesine, birlik içindeki “öteki”lere yükleyen Sarkozy, kurtuluş dediği formül için “beyaz Avrupalı kimliği” dışındaki her şeyi feda etmeye hazır bir görüntü çizdi.
Sarkozy “Fransız milleti Fransa’nın geleceğidir” derken çıtayı giderek yükselmekten vazgeçmediğini de gösterdi.
Ulusal ve uluslararası dengelerin, kazanması için her türlü kozu oynadıkları Sarkozy, seçimlerin ardından galip gelmesi durumunda en büyük zararı AB konseptine vermiş olacak.
Sosyalist Parti’nin adayı François Hollande da Paris’te Vincennes Şatosu’nun önünde yaptığı konuşmada, krizden çıkış için Fransızların oyunu istedi.
Seçimlere bir hafta kala son büyük kozlarını oynayan iki adaydan, Sarkozy’nin birinci turu önde göğüsleme olasılığını yüksek gördüğümüzü dipnot düşelim.
Şimdi geri sayım son hızla devam ederken, iç ve dış siyasette pek çok dengeyi sarsmak pahasına sürdürülen seçim kampanyasının sonunda başa gelecek liderin önemli hasarları da onarması gerekecek.
‘Radikal İslam’a karşı’ miting
İki tur arasındaki kritik haftasonu olan 29 Nisan Pazar günü pek çok farklı kuruluşun “Radikal İslam’a hayır” sloganı çerçevesinde Bastille Meydanı’nda düzenleyeceklerini açıkladıkları miting, Sarkozy cephesinin kampanyada hoyratça kullandığı İslam konusunun Fransız kuruluşları nezdinde ne kadar alıcı bulduğunu da göstermiş olacak.
Fransa’da mevcut olmadığı defalarca altı çizilerek yinelenen “radikal İslam” kavramını bir korku olarak gösteren çevrelerin, seçimlerde bu korku üzerinden rant sağlama peşinde olduklarına da dikkat çekmek gerekiyor.
Suriye diplomasisi
Öte yandan, seçim kampanyasının en kritik haftasında, Paris, Suriye konulu bir toplantıya evsahipliği yapabilir.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Fransız mevkidaşı Alain Juppe ile BM Güvenlik Konseyi daimi üyeleriyle gerçekleştirdiği görüşmeler çerçevesinde temaslarda bulundu.
Önümüzdeki hafta Suriye konusunda gerçekleşecek uluslararası çabalar doğrultusunda, Brüksel-Paris hattı da sıcak geçecek ve “belki de” Davutoğlu’nun yolu kısa süreliğine de olsa Paris’e düşebilecek.
