ABD özgürlükler ülkesi olarak bilinir. Doğrudur, ama özgürlüklerin hepsi gayet sıkı kurallara bağlıdır. Ve çoğu yerde özgürlük, -kanun dairesinde- geçerlidir. Örneğin, sigara içme özürlüğü... Sigara içebilirsin, hesapta keyfine kalmış, hesapta istediğin kadar içersin, ama içme kararına, yaşına, nerede ve ne zaman içeceğine devlet karışır. Ve devlet-kamu, bireye o sigarayı yaktırmamak için elinden geleni yapıyor.
ABD’de sigara keyif verici bir ürün olarak değil, kişinin kendine ve çevresine zarar verdiği bir araç olarak görülür. Yıllar boyu sigara şirketleri ile birey- tüketici karşı karşıya idi. Şirketler istedikleri gibi piyasayı-bireyi kurguluyordu. Kitlesel sağlık sorunları, hastalıklar yayılınca, tazminat davaları sorumlu aramaya başlayınca, kamu olaya taraf oldu. Ve kamu, sigara şirketleriyle birey arasına girmeye başladı...
Kamu sigara kullanımını bir ihtiyaç değil, zayıflık olarak görüyor. Ve kamuda şu mantık var: İçip kendini zehirliyorsun, sonra astım, verem, kanser olup sağlık sistemini, sigorta sistemini bozuyorsun... Ayrıca içerken dumanla çevreyi zehirliyorsun... Mantık bu olunca kamu, genelde yerel yönetimler, belediyeler, sigara kullanımını kısıtlıyor. ABD’de sigara karşıtı hava galiba 1980’lerde Marlboro’nun cool kovboy reklamlarında oynayan aktörlerin akciğer kanserinden ölmesiyle başladı. Reklamlarda görünen en az üç aktörün kanser olması tesadüf sayılmadı.
New York belediyesi 11 yıl önce -kapalı yerlerde sigara yasağı- getirdi. Başlangıçta gelgeç fantazi gibi başlayan bu yasak şimdi neredeyse anayasa maddesi oldu. Aksi hayal bile edilmiyor ve kimse yasağı çiğnemeyi aklına bile getirmiyor. Yasak hesapta polis marifetiyle yaptırıma bağlanmış. Yani yasak yerde içtiğini gören polis isterse uyarır, isterse ceza yazar. Ancak ondan öte, herkes herkesin polisi. Sigara dumanından rahatsız olanın gösterdiği tepki, yaptığı yaygara, polis cezasından beter.
New York kent yönetimi sigarayla mücadeleyi sürekli tırmandırıyor. Yasak önce -kapalı yerlerde- başladı. Binalar komple sigaraya yasaklandı. Özel oda bile konmadı. Sonra parkları, plajları, kaldırımları, kamuya ait açık alanları kapsadı... New York’ta binaların kapı önlerinde bile 10-15 metrelik -sigara içilmez- alanlar var. Bina yönetimi kıta sahanlığı ilan eder gibi mücavir alanda da sigarayı yasaklıyor...
Sigara içilmez alanlar o kadar geniş ki -New York’ta nerede sigara içilir- diye sormak lazım... Cevabı: Eğer evsahibi isen evinde ve varsa müstakil bahçende, şayet varsa özel otomobilinde. Kiracı isen kira sözleşmesine bakmakta yarar var, muhtemelen sözleşme kiracının evde sigara içemeyeceğini yazıyordur... Bu arada lokanta, bar önünde hâlâ kaldırımda içiliyorsa, o da hırsızlama ve kimseye çaktırmadan, uzatmadan hemen içip bitirmek kaydıyla içiliyor. Dumanı da olabildiğince yutacaksın, çevrede kimsenin üzerine üflemeyecekisn.
Sigarayla savaş kapsamında son olarak New York kentinde bakkaldan sigara satın almak için yaş sınırı 18’den 21’e yükseltildi. Yaş sınırı zaten var. ABD çapında 18. Birkaç yerde 19 ve 21 vardı... New York 21’e çıkan ilk büyük kent oldu... Bakkala gidip -Ver bir paket- deyince bakkalın görevi sana şöyle alıcı gözle bakıp, yaşını beğenmezse kimlik sormak... Sormazsa ve küçüğe sigara satarsa, -Nereden aldın- diye araştırıp bulup, satanın da başını yakıyorlar.
Ayrıca yeni kararla New York’ta en ucuz paket sigara 10 dolar 50 sent oldu... Asgari sigara fiyatı koydular, 10.50’den daha ucuza sigara satılmayacak. Markalı sigaralar ise daha yüksek fiyattan gidecek. Fiyat, caydırıcı unsur olarak kullanılıyor.
Bu arada kısıtlamalar hem normal sigaraları hem de elektronik sigaraları kapsıyor. Elektronik sigaralar -Nasıl olsa yanan birşey yok, zararlı değil- diye yaygınlaşıyordu. Kent yönetimi bu kapıyı da kapattı. Onlar da yasak.
Yasaklarda artık hayallerin de sınırları zorlanıyor. Belediye, bakkal ve bayilerde sigaranın sergilenmemesini, paketlerin tezgah altında tutulmasını istiyordu. Ortalıkta durursa millet görür, imrenir, sigara alacağı yoksa da almaya kalkar- diye... Yani sigara almak isteyen kararlı olacak, dükkana sigara almak maksadıyla girecek, rica edecek, bakkal tezgah altından çıkartıp verecek... Bu son yasağı Belediye koyamadı. Sigara şirketleri -Bu yasak da gelirse, davalar açarak engelleme yaparız- dediler, orta yol olarak bu yasaktan vazgeçildi. Ama bu gidişle bu yasak da üç vakte kadar gelir... Yani ABD’de sigara içme özgürlüğü var mı? Var... Olmaz mı?
twitter.com/selimatalayny