Havalar ısındı, oh mis gibi! Çiçeğe duran ağaçlardan gelen güzel kokular, parklar, bahçeler çocukları oyuna çağırıyor ve oyun alanları mutlu, şen kahkahalarla çınlıyor... Kulağa hoş geliyor. Ama sadece kulağa ne yazık ki... Çünkü ülkemizde çocukların yüzde 61’i her gün sadece bir saati, hatta bir saatten de az süreyi parkta oyun oynayarak geçirebiliyor. Oysa, cezaevlerinde kalan mahkumların bile günlük açık havaya çıkma süresi iki saat. ABD’deki mahkumlara çocukların sadece günde bir saatini açık havada geçirebildiği söylendiğinde yüzlerinde oluşan ifade görmeye değer. Tüm bu rakamlar ve ürkütücü sayılabilecek tablo, geçen hafta katıldığım bir toplantıda ortaya çıktı. OMO, 10 yılı aşkın süredir devam ettirdiği Kirlenmek Güzeldir çalışmaları kapsamında gerçekleştirdiği 10 ülkede 12 bin ebeveynle görüşmüş. Bu araştırmanın sonuçları da Çocuk ve Ergen Psikiyatrı Prof. Dr. Yankı Yazgan’ın yorumlarıyla Unilever Türkiye Ev ve Kişisel Bakım Kategorilerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Kamuran Uçar ve Unilever Ev ve Çamaşır Bakım Kategorisi’nden Sorumlu Pazarlama Direktörü Alper Eroğlu tarafından bir grup gazeteciye açıklandı.
Uçar geleceğin belirsizliğinden bahsedip anne babaların neler yapabileceğini Prof. Dr. Yazgan’a sordu ve Yazgan’ın “Geleceğin belirsizliği her zaman endişelendiriyordu. Çünkü anne babalığın temel karakteristiğini çocuklarla ilgili evham, kaygı ve endişe oluşturur. Bu olmasın diyen bu işe girmeyecek” sözleri bizi gülümsetti. Yazgan, şöyle devam etti:
“Ne yapacağımızı bilemediğimiz bir süreç içindeyiz. Farklı durumlara ayak uydurabilme, katılabilme, yeni duruma göre pozisyon değiştirebilme gibi birtakım yetilere ihtiyaç var. Oyun da bunun için gereken empati, sosyal iletişim, öfke yönetimi, zaman yönetimi, kendini anlama gibi becerileri doğal olarak yapmayı öğreten bir araç.” Kamuran Uçar da dünyada çocukların yüzde 56’sının, Türkiye’de ise yüzde 61’inin her gün bir saatten az dışarıda oynayabildiğini, ülkemizde her yedi çocuktan birinin bir günde hiç oynamadığını anlattı.
Başarı için oyun gerekiyor
OMO’nun araştırması gösteriyor ki çocuklar dışarıda futbol oynamak yerine bilgisayar oyunlarını tercih ediyor. Kirlenmek Güzeldir Global Çocuk Gelişim Danışma Kurulu Başkanı Sir Ken Robinson’ın değerlendirmesi ise şöyle:
“Endişe verici bir oyun dengesizliğiyle karşı karşıyayız. Ekranlar eğitim ve eğlence için harika kaynaklar olabilir. Oynamak, çocukların öğrenmelerine, tecrübe etmelerine, odaklanmalarına, konsantrasyonlarına, kendilerine daha dönük olmalarına ve sosyal güvenlerini geliştirmelerine yardımcı olur. Oyun aynı zamanda çocukların paylaşım, kurallara uyma, sıra bekleme, diğerlerinin seçimlerine saygı duyma, kaybetmeyi kabullenme, sabretme, hoşgörülü olma, açık fikirli olma ve empati kurma gibi önemli sosyal değerleri kazanmalarına yardım eder. Onları şimdiden geliştirmek ve gelecekte başarılı, çok yönlü ve mutlu birer erişkin olmalarına yardımcı olmak için çocuklarımızın hayatında aktif oyuna yer vermeliyiz.”