"PARİS Louvre Müzesi'ni bilmeyenimiz yoktur" diye düşünüyorum. Gidenlerimiz ne kadar muhteşem bir yapı olduğundan bahsederler. İçindeki eserler mi; yoksa o kadar güzelliği içinde barındırmak mı daha muhteşem, bilemiyorum.
Louvre Müzesi’nin mimarı. Pritzker Mimarlık Ödülü'nü kazanan Çinli-Amerikalı Pei’dir. 20. Yüzyıl'ın en başarılı mimarlarından biri olan Pei aynı zamanda emekli olduktan sonra başka bir şahesere daha imza attı. Louvre kadar ünlü olmayan bu yapı Katar’ın Doha şehrinde bulunan İslam Eserleri Müzesi'dir.
7. Yüzyıl ile 19. Yüzyıl İslam eserlerini barındıran müzeyi yapabilmek için Pei 91 yaşında olmasına rağmen, altı ay boyunca İslam ülkelerini dolaşarak ilham almış sonunda da Katar’ın sembolü haline gelebilecek bir eser ortaya koymuştur. 91 yaş ve bir şaheser…
"Yaş otuz beş! Yolun yarısı eder" diyordu şair. "Dante gibi ortasındayız ömrün…"
İçimizi sızlatan dizelerin sahibi Cahit Sıtkı bu dizeleri yazdığında otuz beş yaşındaydı ve sanırım bir otuz beş yıl daha yaşamayı düşünüyordu. “Yaş otuz beş yolun yarısı eder" diyen şair 46 yaşında öldü. Kısa bir yaşam, yazılmayı bekleyen birçok şiir…
2015 yılını geride bıraktık. Koskoca bir yıl ve bitmeyecek sandığımız üç yüz altmış beş gün. Ne hayalleri erteledik, nelerden yorulduk, nelerden kaçtık, nelere zaman bulamadık....
Bazen hayat hiç çalışmadığımız yerlerden sordu bizlere. Sınıfta kaldık.
Biz sorunlardan kaçtıkça onlar bumerang gibi yine döndü dolaştı buldu bizleri. Hani şu hep yapmak istediğimiz tatil yine başka bir bahara kaldı. Belki koltukları yenileyecektik “Sonra yaparız” dedik. Anacığımızın ellerini öpmeye gidecektik bir sonra ki zamana bıraktık. Arkadaşımızı arayıp halini hatırını soracaktık, unuttuk.
Kilo verecektik “Nasıl olsa veririm” diye erteledik. Sevecektik “Terk eder” diye sevmedik. Çok yoğunduk kendimize zaman bulamadık. Hep çok meşguldük. Hep çok erteledik.
"Nasıl olsa zaman var. Seneye yaparız artık" diye kendimizi avuttuk. Ve bu yıl göz açıp kapayıncaya kadar nasıl geçti anlamadık. Hayata dair yapmak istediklerimizi, yapmamak için mazeretler oluşturduk. Alışkanlığımızdır bazı şeyleri zamana bırakırız. Zamanla hallolur deriz. Zamanla düzelir. Zamanla geçer. Hiç düşündünüz mü, bazı şeyleri zamana bırakmak da zaman kaybı olabilir. Kim bilir, belki zaman bankamızda çok kadar, belki de hiç kadar bakiyemiz vardır.
Ne diyordu yazar?
İnsan fırsatların gelmesini bekler, fırsatlarda insanların gelmesini…
Fırsatlar bekler, insanlar bekler, kazanan hep mazeret olur.