Türkiye’nin senelerdir yapageldiği LYS sınavlarının detaylı sonuçları, ülkemizin, en azından bir bölümünün, çok önemli şifrelerini taşıyorlar ama bendenizin aklının ermediği gerekçelerle, bu çok önemli veriler (NEDENSE?) kamuoyuyla, araştırmacılarla, üniversitelerle, eğitim fakülteleriyle hiç paylaşılmıyorlar.
ÖSYM 2013 LYS sınavı ile ilgili çok genel ve yetersiz istatistikler yayınladı.
Şehirlerimizin başarı durumuyla ilgili istatistiklerin artık yayınlanmayacağını duyurdu ÖSYM, bence de çok iyi yaptı, çünkü bu veriler, sonuçları anlamlı bir istatistiksel mantığa dayanmıyorlardı, saçma sapan yorumlara neden oluyorlar idi.
Ancak, bu sene ÖSYM tarafından yayınlanan istatistikler içinde benim en çok dikkatimi çeken çeşitli soru grupları itibariyle ortalama doğru cevap sayısıoldu.
Bunların içinde de en çok dikkatimi çeken de geometri dalında Türkiye ortalamasının otuz soruda dört doğru olması idi.
Geometri çok önemli bir dal zira ancak bu dalda bir şeyler yapabilen öğrenci yaşama iki boyut dışında, üçüncü bir boyut üzerinden de bakmasını belki görüyor, yaşamı A mı, B mi parantezine sıkıştırmıyor, C’nin de, belki de D’nin de, vs. olabileceğini analitik olarak öğrenebiliyor.
Ve geometri kadar ufuk açıcı bir dalda Türkiye ortalaması otuz soruda ancak dört doğru; bu manzara muhtemelen Türkiye ile ilgili karşımıza çıkabilecek en olumsuz, geleceğimizi ipotek altına alan bir manzara.
ÖSYM’nin istatistiklerinden otuz geometri sorusundan doğru ortalamasının dört olduğunu öğreniyoruz, bu bir toplumsal eğitim faciası ama, kanımca, bu istatistik de bizlere, bazı konuları merak etme cüretini gösterenlere, yeterli ölçüde veri üretmiyor.
Bendeniz bir iktisatçı, bir öğretim üyesi olarak, geometri sorularına cevap veren, yanılmıyor isem altı yüz küsur bin öğrenci içinde yüzde beşlik, hatta daha küçük yüzdelik dilimler itibariyle otuz geometri sorusunda doğru cevap sayısının dağılımını çok merak ediyorum.
Başka bir ifadeyle, otuz geometri sorusunda Türkiye genelinde ortalama doğru sayısı dört ama, mesela en başarılı yüzde beş, yüzde on içinde bu ortalama acaba kaç?
Bu sorumun cevabının Türkiye’nin eğitim politikalarının dizaynında çok önemli olduğunu düşünüyorum.
Bendenizin, bu veri eksikliği hatta yokluğu ortamında varsayımı, yüzde beşlik dilimler itibariyle gerçekleşecek bir doğru cevap dağılımının standart sapmasının çok da yüksek olmadığı yönündedir; en başarılı yüzde bir ya da ikiyi dışarıda tutarsak, standart sapmanın daha da düşeceğini sanıyorum.
Ama sadece sanıyorum, zira ÖSYM’nin elinde olan bu istatistiksel bilgi maalesef ve anlamsız bir nedenden bizim elimizde yok.
Bu verilerin isim bazında bilgilerini talep etmiyoruz, bu bir kişisel veri ama Türkiye genelinde yüzdelik dilimlere ilişkin veriler neden yayınlanmıyor, aklı başında birinin bunu anlaması mümkün değildir.
En başarılı yüzde beş, yüzde on içinde geometri doğru cevap sayısını bile bilemediğimiz bir ortamda doğru dürüst bir eğitim politikası da dizayn etmek mümkün değildir.
Milli Eğitim Bakanımız Prof. Dr. Sayın Nabi Avcı’dan, ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Sayın Ali Demir’den, bendeniz, tüm soru grupları itibariyle, yüzde beşlik hatta daha düşük yüzdelik dilimler itibariyle doğru cevap sayılarını bir yurttaş, bir öğretim üyesi olarak talep ediyorum.
Bakalım yayınlanacak mı?
Neden saklanıyor ki?
İstatistiksel bilgi güçtür, sadece bende olsun diye mi?
Yoksa, manzaranın hal-i pür melali daha da ortaya çıkmasın diye mi?