Başlığı okuyunca çıkan anlam bambaşka... Ama haberin tamamını okuyunca ortaya müthiş bir hikaye çıkıyor. Üstelik hem görevden alan hem de görevden alınan örnek olacak bir davranış modeli çiziyorlar.
Bunca yıllık meslek hayatımda gördüğüm binlerce görevden alma vakası arasında en medeni olanı bu. Kimi yerlerde başlığa kurban gittiği için uzun uzadıya yazma ihtiyacı duydum.
***
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı ile Batman İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Çelik sözünü ettiklerim. Görevden alan Bakan Avcı görevden alınan Müdür Mehmet Çelik...
Bir sürü yerde haber “Bakan telefonunu açmayan müdürü görevden aldı” diye çıktı haber. Ne anlarsınız bu başlıktan... Bakan personeline ulaşamadığı için kızmış ve il milli eğitim müdürünü görevden almış. Oysa iş bambaşka...
Bakan Avcı, müdür beyi kendi numarasından değil başka bir numaradan, bir değil tam 4 kere arıyor. Sonunda telefon açılıyor. Konuşmanın tam olarak nasıl geliştiğini bilmiyoruz. Bildiğim Nabi Avcı’nın “Eğer ben Bakan olarak size ulaşamıyorsam, bir öğretmen nasıl ulaşacak?” diye sitem ettiği.
Yani ortada bir keyfiyet ya da üsttün asta ulaşması meselesi yok aksine öğretmenlerin üstüne ulaşamama ihtimalinden kaynaklanan bir görevden alma kararı var.
***
Örnek dedik ya, görevden alınan Batman İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Çelik de bu örneğin diğer yarısı. Öncelikle olan biteni tüm açıklığı ve hatasıyla anlatmış Mehmet Çelik.
Sonra sosyal medyadan durumu öğrenip kararı protesto etmek isteyen personeline engel olmuş. Yetmedi, döndüğü müfettişlik görevinin değerini anlatmış konuşmasında.
O da yetmemiş, yerine atanan yeni müdürü arayıp tebrik ettiğini, göreve başladığında da kendisine yardımcı olunması gerektiğini söylemiş.
***
Bence müthiş bir haber bu... Niye kısmını da yazayım. Birincisi il milli eğitim müdürlerine ulaşmak için sıralı işlemler vardı eskiden.
Bir öğretmenin önce okul müdürüne sonra ilçe milli eğitim müdürüne sonra da eğer mümkün olursa il milli eğitim müdürüne ulaşması ve çokça bürokrasi aşaması vardı.
Cevapsız cep telefonu çağrılarından sonra soru, “ben bakan olarak ulaşamıyorsam, bir öğretmen nasıl ulaşacak?”
Makamı gidince kıyametler koparan, tavrı değişen, yerine gelen tuzaklar hazırlayan bir sürü bürokrat gördüm. Burada sergilenen tablo da bambaşka.
***
Gazetecilikte başlığın haberi doğru anlatması gerekir şartı vardır. Cuma günü atılan başlıklar başka haberin içeriği bambaşkaydı.
Başlığı başka içeriği bambaşka bir sürü haberle hemen hemen her gün karşılaşıyoruz zaten. Ama bu haber farklı.
Türkiye’de görevden alan ve alınan açısından bu kadar iyi bir haber daha önce hiç çıkmadı. O yüzden başlıklara kurban edilmesine gönlüm razı olmadı...