Gösterime girdiğinde fırtına gibi esti.
Seyre duruldu, iyi de gişe yaptı ve görevini tamamlayıp gitti.
Ancak adı kaldı.
Çünkü benimsendi.
Öylesine benimsendi ki gündelik yaşantıda kullanılmaya başlandı.
"Bu işler organize işler abiiii..."
"Organize işlerrr bunlarrr."
Bu sözler dilden dile dolaştı.
Yakıştı...
İlginçtir, bu söz kullanıldığı her yere yakıştı ve kulaklara da çok hoş geldi.
Yine ilginçtir bugünlerde bu sözü uyarlayacağımız o kadar çok olay yaşandı ki, inanılmaz.
Olaylara şahitlik edenler düşündüler.
Tüm bu olanlar spontane gelişen tesadüf olaylar mı yoksa organize işler mi?
Araya girip cevaplayayım, hiçbiri tesadüf değil, hepsi organize işler.
Neyi Kastediyorum...
O kadar çok şeyi kastediyorum ki;
Danıştay'ın hakkında FETÖ ile ilgili hukuki işlem uygulanan hâkim savcılar ile ilgili almış olduğu göreve iade kararı, bu isimlerin şu an adliyelerde dava bakıyor olmaları,
Kilise ve cami saldırıları,
Fenerbahçe Riyad olayları ve sonrasında yaşanan sokağa davet operasyonları.
Diyarbakır 5'inci Ağır Ceza Mahkemesinin almış olduğu ilginç yerel seçim kararı ve sonrasında yaşanan Van olayları,
Fenerbahçe'nin süper kupa finalinde sahadan çekilmesi.
vs...vs...vs...
Tüm bu olaylar içinde son yaşanan olayı yani Fenerbahçe'nin süper kupa finalinde sahadan çekilmesi olayını biraz konuşalım istiyorum.
Çünkü sporda önümüzdeki günlerde ilginç olaylar yaşayacağımız kanaatindeyim.
Organize Bir İş mi...
Evet esas sorulması gereken soru bu.
Burada tek sorumlu Fenerbahçe mi, yoksa aylardır istifası beklenen TFF mi?
Yoksa her ikisinin de işin içinde olduğu organize bir iş mi.
Şimdi bu olay münferit bir olaydır desem eminim çoğunuz "iyi güzelde o zaman bu yazıdaki başlık da neyin nesi" diye hesap sorarsınız.
Bu sorguda da haklısınız.
Çünkü o başlığı attığıma göre neyi kastettiğimi de açıklamak zorundayım.
Evet bu başlığı bilerek attım çünkü ben sahadan çekilme olayında organize bir işin yürüdüğü kanaatindeyim.
Gelişmeleri yakından takip edenlerin çoğunda burada imece usulü bir çalışmanın yürütüldüğü kanaati var.
Çekildi de Ne oldu...
Bu tespite bu soruyla gelenler olabilir.
"Nedir canım altı üstü bir tepki gösterildi. Bugüne kadar Fenerbahçe'ye çok haksızlık yapıldı. Kulüpte sesini duyurmak istedi, neden altında bit yeniği arıyorsunuz." diyebilirsiniz.
Haklıda olabilirsiniz.
Hemen belirteyim, ben burada takım haksızlığa uğradı uğramadı noktasında değilim.
Çünkü futbolla çok ilgilenmem.
O nedenle yerden göğe haklı olabilirsiniz, buna lafım olmaz.
Ancak futbolla ilgilenmem ama ülkenin güvenliğiyle ilgilenirim.
O nedenle gelişmeleri dikkatle takip ediyorum, futboldaki gelişmelerden endişeleniyorum ve kendimi yazmak zorunda hissediyorum.
Zira birileri her konuda, her alanda, özellikle de sporda sokakları hareketlendirmek için sinsi planlar peşinde.
Neden Spor?
Çünkü en organize olmuş kitle.
Küresel çete FETÖ üzerinden bu sektörü ele geçirmek için çok uğraştı.
Fenerbahçe Kulüp Başkanı Aziz Yıldırım'a ve Fenerbahçe Spor Kulübüne yapılan haksızlıkları hatırlayın.
Her türlü komplo kurulmasına rağmen Fenerbahçe taraftarı ülkesine ve takımına sahip çıktığı için başaramadılar.
Peki vaz mı geçtiler?
Aslaaaa...!!!
Halen uğraşıyorlar.
Bu durumda akıllara şöyle bir soru gelebilir.
Sahadan çekilmeyle bu işlerin ne alakası var.
Lütfen elinizi vicdanınıza koyun, tarafsız bir gözle değerlendirin ve düşünün.
Dün Riyad, bugün sahadan çekilme, yarın bir başka mevzu...
Birileri acaba tortu bıraka bıraka, doldura doldura bir zeminin hazırlığı içinde mi.
Düşünün...
Hele o birileri gezi olaylarında yaşananlara açıktan destek veren, sokak olaylarında maddi manevi ciddi katkı sağlayan biriyse bir kez daha düşünün.
Çünkü bu işlerde sonradan ah, vahh, tühhh para etmiyor.
Yugoslavya, Irak, Afganistan önümüzdeki örneklerden sadece birkaçı...
O nedenle aman dikkat bu işlerin şakası yok.