Hedefiniz, tutkunuz olmuşsa kullanılmaya da açıksınız demektir.
Kürtler, tarih boyunca “bağımsızlık mücadelesi” verdiklerini zannederken başkalarının ulusal çıkarlarına hizmet ettiklerini hiç düşündü mü acaba?..
Mesela 1918’de kurulan Kürdistan Teali Cemiyeti, İngilizlerle işbirliği içindeydi. Nitekim Atatürk, “Yabancı devlet himayesinde Kürt devleti kurmayı amaçladığı” için bu derneği kapattırdı.
Bir başka örnek...
Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılışı döneminde kurulan Kürdistan Krallığı, İngilizlerin Irak planlarına karşı çıkınca Birleşik Krallık Hava Kuvvetleri tarafından ‘terbiye edildi’ ve Birleşik Krallık Mezopotamya Mandası’na teslim oldu.
1943’te ise yine İngiltere ve Rusya (SSCB) ortak ürünü olan İran Kürdistan Demokrat Partisi (KDP-İ) temelinde Mahabad Cumhuriyeti ilan edildi.
Peki akıbeti ne oldu?
Sovyetler Birliği amaçlarına ulaşınca yıkıldı...
***
Anadolu’nun daha radyoyu ‘keşfetmediği’ yıllarda ABD, Rusya ve İngiltere’nin bu bölgede, Kürt köylerine kadar Kürtçe yayın için yarışmasının amacı neydi?
Ya bizdeki ‘kullanışlı’lar?..
Türkiye’de son 30 yıldır olup bitenler bile “Kürt Özgürlük Hareketi” denen şeyin, şekerle kaplanmış bir ‘zehir’ olduğunu açıkça ortaya koymuştur.
Dış destek almayan bir örgütün Türkiye gibi bir devlet ile 30 yıl mücadele etmesi mümkün değildir.
Avrupa ve Amerika PKK’ya yıllarca “Terör örgütü” bile diyemediği gibi resmen himaye etti.
Türkiye, “Teröristin milliyeti, dini, inancı olmaz. ‘Senin teröristin iyi, benim teröristim kötü’ de olmaz” diye yıllarca dil döktü ama kılları bile kıpırdamadı.
Artık mızrak çuvala sığmaz hale gelince PKK’yı Terör Listesi’ne almak zorunda kaldılar ama asla gereğini yapmadılar. Bugün batı, kendi güvenliği için DEAŞ’a karşı gösterdiği hassasiyeti, bizim güvenliğimiz için PKK’ya da gösterdiğini söyleyebilir mi acaba?
ABD’nin Türkiye Cumhuriyeti devletine satmakta bile nazlandığı “İnsansız Hava Aracı”nın Silopi’deki PKK hendeğinde işi ne?
Demek ki PKK, insan hakları konusunda Türkiye Cumhuriyeti’nden daha duyarlı!..
***
Peki bu kadar ‘destek’ niye?
Bu devletler PKK’yı bu kadar yıldır, gerçekten “Kürtlerin de bir devleti olsun” diye mi besleyip donatıyor?
Ayrıca, PKK’nın burada bir Kürt devleti kurabileceğini düşünecek kadar öngörüsüz olabileceklerini de hiç sanmıyorum.
O halde bu nasıl bir “Özgürlük Hareketi” olabilir?
PYD’nin ‘koridor cumhuriyeti’...
Hadi varsayalım ki ‘kuş taşa değdi’ ve bir Kürt devleti kuruldu!..
Boylarını çoktan aşan bu faturayı o gün nasıl ödeyecekler acaba?
O müstakbel Kürt devleti gerçekten ‘bağımsız’ mı olacak?
“Kürdistan”ın, Suriye’deki ‘ortanca’ kardeşi ‘ergen’liğe epeyce yaklaştı bu günlerde!
Zira ABD, Rusya ve İran’dan Esad ve DEAŞ’e kadar herkes PYD’ye destek için seferber oldu.
Onu hormonla olgunlaştırıp hemen başgöz etmek istiyorlar!
Daha düne kadar ‘insan’ yerine konup kimlik bile verilmeyen Kürtlerin doğal bir gelişim içerisinde ‘devlet’ olma aşamasına geldiğini söyleyebilen var mı?
Olamaz...
Bu kantonlar, koridorlar, destekler, silahlar; hepsi sûni...
Ve tarih boyunca da açıkça görüldüğü gibi kimsenin “Kürtler devlet olsun” diye bir derdi yok. Bu ‘destek’lerin sebebi iyi araştırılmalıdır.
Kürtler kendilerine yönelik bu ‘manda’ yarışını iyi sorgulamazsa yine ‘koçbaşı’ olarak kullanılacak ve sonunda, kırıp döktükleriyle baş başa kalacak.
Oysa itibarlı bir yurttaşlık, en büyük devlettir.