Suriye sınırımızın güneyinde görülen PKK bayraklarından bahsetmiyorum.
Kandil’dekilerden de.
Konunun uzmanı değilim, Suriye’de bugünlerde popüler olan bir zamanların Mahabad Kürt Cumhuriyeti bayrağını da kastetmiyorum.
Bahsettiğim, bildiğimiz ay yıldızlı Türkiye Devleti bayrağı.
Evet, o bayrak oradan mutlaka inmeli, indirilmeli.
Polis ya da jandarma marifetiyle, ya da kanun çıkararak, ya da KHK ile, nasıl gerekiyor ise öyle ama mutlaka.
Nasıl indirileceğini bilemiyorum ama mutlaka indirilmeli.
Sözünü ettiğim bayrak Bodrum Yalıkavak beldesinde mukim (?) Kenan Evren Paşa’nın evinin üzerinde, eski Cumhurbaşkanı olması nedeniyle, muhtemelen de bir yasaya da uygun olarak dalgalanıyor.
Bendeniz de bazen Kenan Paşa’nın evine ve evinin üzerinde dalgalanan ay yıldızlı bayrağa bakan bir koyda yüzmeye gidiyorum, gözüm bayrağa, aklım da 1980’in hemen öncesine ve hemen sonrasına, “asmayalım da besleyelim mi?” gibi vecizelere takılıyor.
Evet, bugün Kenan Evren için henüz oluşmuş bir mahkeme kararı yok, yani hukuk sistemimiz Kenan Evren’i daha suçlu bulmamış, “bu ne telaş, daha bugünden eski bir Cumhurbaşkanının evinde asılı bayrağın indirilmesi aceleci talebin ne demek?” diye sorabilirsiniz.
Doğrudur, Kenan Evren için henüz bir mahkumiyet kararı yoktur, mahkeme süreci devam etmektedir ama bu yargılama sürecinin durumu Kenan Evren’in karanlık bir darbeci olduğu, yaklaşık tek egemen olduğu günlerde binlerce insanın kendisinin bilgisi dahilinde ya da değil, işkencelerden geçirildiği, on yedi yaşında çocukların asıldığı temel gerçeğini değiştirmiyor.
Beni kişisel olarak tanıyan ya da gazete yazılarımı okuyan birisi bendenizin çok da milli egemenlikçi, çok milliyetçi birisi olmadığımı bilir.
Ama, bayrak, rastgele kullanılmadığı zaman, çok güzel, anlamlı bir devlet simgesidir.
2014’de futbol milli takımımız Brezilya’ya gidebilir, bendenizin de gitme olanağı ve şansı olursa, en önde, elime bir ay yıldızlı bayrak alıp maçlarda büyük bir keyifle, tezahürat eşliğinde sallayabilirim ve bundan da büyük keyif alırım.
Ama, bayrağın, bir devlet simgesi olarak rastgele kullanımına da sonuna kadar karşıyım.
Milli maçlarda çok anlamlı bir simge olan bayrağın ve milli marşın Süper Lig maçlarında rastgele, amaç dışı, saygısızca kullanılmasına da karşıyım.
Ülke içinde yapılan siyasi gösterilerde de bayrak kullanımı çok çirkin zira yukarıda belirttiğim gibi bayrak bir devlet simgesidir, siyasi toplantı ve gösterilerde bayrağın başka bir siyasi gruba karşı kullanılması bayrağa yapılan büyük bir saygısızlıktır.
Aynen, yaklaşık her kapalı salon toplantısının milli marş ile başlamasının da milli marşa saygısızlık olduğu gibi.
Kendilerine milliyetçilik vehmeden siyasi partilerin bayrağı babalarının malı gibi kullanmalarını da devlet simgesine büyük bir haksızlık olarak görmem gibi.
Ama herhalde ay yıldızlı bayrağa bugüne dek yapılan en büyük haksızlık, kelimeleri sakınmıyorum, en büyük hakaret, bu bayrağın on binlerce insanın, yurttaşın hayatını karartan bir darbecinin evinde göndere çekilmiş olmasıdır.
Gerekli gereksiz her fırsatta eline bayrağı alan kesimlerin ay yıldızlı bayrağın bir darbecinin evinde gönderde çekili olmasını yadırgamamalarını da doğrusu ben çok yadırgıyorum.
Bayrak bir devletin simgesidir ve Türkiye devletinin simgesinin Kenan Evren’in evinde resmi bir statüde gönderde dalgalanması benim gibi çok da milli egemenlikçi olmayan birini bile çok rahatsız ediyor.
O bayrak o gönderden hemen ve mutlaka indirilmelidir.
Yalıkavak Belediyesi, Kenan Evren’in oturduğu ve adı Kenan Evren Caddesi olan yolun adını Gün Batımı Caddesi olarak değiştirmiş; kendilerini kutluyorum.
Peki, o sokağa bir zamanlar Kenan Evren Caddesi adını verenler bugün nerede acaba? twitter.com/KarakasEser
