Jülide Ateş, NTV’den istifa etti, hakkında hayırlısı olsun. 1995 yılından beri izlerim Jülide Ateş’i. Kanal D’ye ilk başladığı yıllarda Tuna Huş gibi bir duayenin desteğini de görmüştü.
Sonra TGRT yılları var ve doğrusu çok akılda kalan bir dönem olmadı bu. NTV’deki Jülide Ateş nedense benim kafamda bir türlü oturmadı, doku uyuşmadı sanki. Bazen öyle olur mesela NTV’den Kanal D Haber’e giden sonra geri dönen Sonay Dikkaya bir NTV yüzüdür her zaman.
Oğuz Haksever’in Atv’de hafta sonları ana haber sunduğu dönemleri hatırlamaz kimse o da NTV yüzü diye özetlenebilir. Bir de tam aksi gittiği yerin kimliği,yüzü haline gelenler var.
Mesela Kanal D, Cnn-Turk ve ardından NTV’de cuk oturan Seda Öğretir örneğinde olduğu gibi. Jülide Ateş neden ayrıldı, nasıl ayrıldı bilmem çok merak ettiğim de söylenemez.
Seyrettiğim her seferinde bir eksik bir sıkıntı var derdim ama sebebini de hiç bilemedim. Her neyse onca dönemden sonra doku uyuşmazlığı olur mu demeyin, bazen oluyor işte...
Taş hikayeleri...
Discovery Channel’de değerli taşların alınıp satılış sürecini anlatan bir dizi belgesel başladı. Geçen gün Romanya, Bükreş’te virane sayılabilecek bir evin sahibi çanrasından pat diye 60 bin dolar çıkardı sonra da adamları değerli taş olan bir maden adresi veriyorum diye 5 bin dolar dolandırdı Ağzım açık izledim, çok öğretici bir yapımdı. Paranın kimde olacağı belli olmaz derler ya, hakikaten öyle.
Bu arada çuval dolusu para ödediğimiz o değerli taşlar var ya, alınıp satılış sürecini görseniz bir daha kolay kolay para vermezsiniz...
Yeter artık...
Başbakan Erdoğan’ın vizyon toplantısına katılan sanatçılarla ilgili gereksiz tartışma ve polemik uzadıkça uzuyor. Aslında faydalı bir tarafı oldu bu tartışmanın, demokrat görünümlü zihniyetlerin içinde yatan diktatörleri gördük.
Kimse kimseyi zorla destekleyemez , desteğini isteyemez ama kimse kimsenin de desteğine karışamaz. Olması gereken bu ama olan bambaşka ve iş giderek birilerinin kişisel popülerlik aracı haline getirildi.
Amerika’da Bush destekleyen sanatçılar da oldu zamanında kaybeden Demokrat Parti Adayı şimdiki Dışişleri Bakanı Kerry’i destekleyenler de... İsteyen istediğini destekler ve olur biter...
Sözde demokratlık özde diktatörlük hakikaten çok kötü ve televizyonlar bu işte neyse ki daha serin kanlı durabiliyorlar...