Özellikle son dönemde çok da anlayamadığım şaibe bulutları Türk futbolu üzerine çökünce, çocukluktan kalma azıcık hevesim de uçtu gitti. Milyar dolarlık bu sektörü, sahada ter döken yirmi iki “çocuğa” bırakmayacaklarına dair inancım güçlendi. Yazının sonunda söyleyeceğimi baştan söyleyeyim. Futbol, sosyal mecranın en dominant gündemi. İnsanlar en geniş mutabakatı futbolda sağlıyorlar. Dünya yerle bir de olsa, hayatımızı kökten sarsan bir olay da yaşansa, sosyal mecralarda en ufak bir futbol hadisesi gündemin baş köşesine oturuyor.
Sosyal mecralarda çizgiler var. Sadece siyasi konularda paylaşımlar yapanlar var mesela. Çok bellidir çizgileri. Ahmet Altan linkleri paylaşırlar, Davutoğlu’nu eleştirirler. Kürt sorunu, sağlık, eğitim ana gündemleridir. Bazıları sadece kişisel paylaşım yapar. Ne yediğini, ne içtiğini, hangi düğüne gittiğini, hangi elbiseyi giydiğini biliriz ama siyasi görüşü nedir, ne okur, neden etkilenmiştir anlamakta güçlük çekeriz. Bazıları aktivisttir. Askerlere kötü muamele mi? Hemen adam toplarlar. Göz altında biri mi var. Eylem yaparlar. Filistin, Suriye meselesi mi; bol retweet alan twitler atmaya başlarlar. Bazıları sadece kültüre dair paylaşım yaparlar. İlginç kitapları tanıtırlar, çok güzel türküler paylaşırlar, yeni çıkan dergileri de onlardan öğreniriz. Sosyal mecralarda yukarıda saydığımız çizgiler içinde boy gösteren bir çok kişinin tek ortak mevzusudur futbol. Fenerbahçe maçının olduğu akşam Twitter’da gündeme futbol dışında bir şeyin gelmesi hayaldir. Suriye meselesinde mangalda kül bırakmayan mücahit aktivistlerin maç günü “O gol kaçar mı be Alex” diye twit attıklarını görürsünüz. Ufkunuzu derin felsefi açılımlarıyla genişleten, 2 dakika önce Fukuyama’dan, Sartre’dan, Rimbaud’dan bahseden ağır abileri “Yapma be Sabri, o topa öyle mi vurulur beaa” diye twit atarken görebilrsiniz. İki dakika önce Facebook duvarını “Şehitler ölmez vatan bölünmez” posterleriyle donatan birini iki dakika sonra “karşı takımın taraftarı”na cephe almış bir şekilde görmeniz işten bile değildir.
AKIL KARIŞTIRAN BİR DENKLEM
Başlangıcından bu yana sosyal medyanın gelişimini dikkatle takip etme ve analiz etme uğraşında olanların bile aklını karıştıran bir denklem bu. En hafif haliyle bir “eğlence” unsuru olması gereken futbol, geniş kitlelerin kendini ifade etme alanı bulduğu bu sosyal ortamlarda asıl kimliğine bürünür. Kabul etmeliyiz ki futbol, sosyal mecraların ruhuna tıpatıp uyan, galeyana getirici, saflaştırıcı ve kimliksizleştirici bir oyundur. Ve bu oyunu oynayan da asla sahadaki yirmi iki kişi değil, her nasıl olduysa sanatçısından siyasetçisine, edebiyatçısından, apolitiğine kadar tüm katmanları içine almayı başarmış görünmez ellerdir. Sosyal mecraların ne kadar derinlikten uzak ortamlar olduğunu, futbol paylaşımlarının hülasasına bakarak anlayabiliriz. Bir zamanlar sadece pazar günleri oynanan futbol artık neredeyse her gün gündemde... Şimdi şampiyonlar ligi, el-classico, la liga, mancester’ın maçı, messi’nin oynadığı milli maç, fenerin hazırlık maçı gibi yan öğelerin de hayatımıza iyiden iyiye sokulmasıyla bütün haftayı işgal ediyor. Nasıl bitmek tükenmek bilmeyen bir motivasyondur ki toplamda 5 tane cümle ile 50 yıldır yapılan aynı analizler insanların üzerinde konuşmalarını sağlıyor. Futbol akşamlarında, futbolla uzaktan yakından ilgisi olmayanların sosyal mecralarda bir köşeye çekilip, fırtınanın geçmesini beklemeleri de ayrı bir konu.
Sanal dünyanın şampiyonları belli
Cristiano Ronaldo Twitter’da dünyanın en çok takip edilen futbol insanı. Toplamda 16. sırada. Ronaldo’nun @Cristiano hesabını 13 milyondan çok kişi izliyor. Ronaldo’nun Facebook’ta ise 48 milyon hayranı var. Ronaldo’yu @kaka hesabıyla Ricardo Kaka takip ediyor. Kaka’nın Facebook sayfasını ise 18 milyondan çok kişi beğenmiş durumda. Twitter’da en çok takip edilen kulüp 7 milyona yakın takipçisiyle Barcelona. Barcelona’nın Facebook takipçi sayısı ise 35 milyon. Türk takımları içinde 7,5 milyon Facebook ve 1,7 milyon Twitter takipçisiyle Galatasaray birinci sırada. Ardından 1.240.000 Twitter ve 6 milyon Facebook takipçisiyle Fenerbahçe yer alıyor. Beşiktaş 233 bin Twitter ve 3,7 milyon Facebook hayranıyla 3. sırada.