Galatasaray, Fenerbahçe’nin Antalya’ya kaybetmesiyle üçüncülük şansını Gaziantep’ten alacağı 3 puanla avantaja döndürmek amacındaydı. Her iki takım da maça temposuz ve kazanma isteğinden yoksun başladı. Bu Tudor vallahi ilginç adam. Ya kardeşim geçen hafta 15. dakikada Bruma’yı oyundan alıyorsun, bu karşılaşmada 11’de yine onunla başlıyorsun. Bu ne perhiz , bu ne lahana turşusu.
Galatasaray ilk 20 dakikada klasik kendi yarı alanında pas yapma hastalığı ile ne şut atabildi ne de kanat atağı yapabildi. Aslan ilk tehlikeyi 23’te yaratırken Sinan’la topu direğe nişanladı. İkinci gol şansını Bruma’nın bireysel çabası sonucu kazandığı topu Sneijder’la buluşturmasıyla yakaladı ama meşin yuvarlak bir türlü ağlarla buluşmadı. Antep’e gelince, bence düşmüşler ama uzatmaları oynuyorlar. Josue’nin 31’de Galatasaray’ı uzaktan 1-0 öne geçiren güzel şutuna bir Antepli ayak uzatıp engel olamadı. 700 bin euroluk Josue’nin ligdeki 2. golünü izlerken canım Türkiyemiz’de bu oyuncular bu maçlara ne paralar kazanarak çıkıyor, vallahi tebrikler. Galatasaray’da Selçuk yine tel tel dökülürken, Sinan Gümüş’ün menajerini tebrik ederim. Bir fırça ile bu maça kardeşimizi ilk 11’de başlattı.
2.yarı yine duran toptan yenilen kafa golü.. Ben bu takımın defansını yazmaya utanıyorum, milyon euro alan oyuncular utanmıyor. Korner oldu mu rakipler penaltı atar gibi seviniyor. 80’de Sneijder’ın frikikten golü G.Saray’a Fener’le farkı 2’ye indirme şansını yarattı. Yalnız Muslera’ya da dua etmek lazım. 3 mutlak gole izin vermedi. Galatasaray’a Çengelköy kasabını değil, benim Samsun’da futbolu iyi bilen pideci arkadaşımı koysak zaten ilk üçte bitirir. Siz ne diyorsunuz, bu sene 3. oluruz diye seviniyoruz yazık!