İki gün beklenen müjdeyi Cumhurbaşkanı Erdoğan dün verdi.
Türkiye, tarihinin en büyük doğal gaz keşfini Karadeniz'de gerçekleştirdi. Fatih sondaj gemimiz, Tuna-1'deki sondajında 320 milyar metreküp doğal gaz rezervi keşfetti. Hedef, 2023 yılında Karadeniz gazını milletimizin kullanımına sunmak...
Müjde, milletimizi sevince boğdu.
Maalesef başta CHP yöneticileri olmak üzere muhalefet, bırakınız sevinmeyi, bulunan keşfi küçümsemek için akla ziyan bir sürü laf etti.
Bu hastalıklı ruh halinin ifadelerini buraya almak istemiyorum.
Erdoğan hasedinden, nefretinden gözü dönmüşlerin, milletin sevindiği müjdelere sevinememesi, milletin sevincine ortak olamaması, aslında bir talihsizlik.
Milletçe neden seviniyoruz?
1. İçerden/dışarıdan, “Türkiye ekonomisi battı/batacak. Durum çok vahim…” yollu algı operasyonu, öylesine tırmandırıldı ki, beşinci kol elemanları, etki ajanları hep görev emri almış gibi saldırıya geçtiler. Kılıçdaroğlu, Babacan, Davutoğlu tam bir felâket tellalı gibi her gün vıdı vıdı edip duruyorlar. Sözcü gazetesi, tek bir kişinin, evet tek bir kişinin “ekmek alacak param yok” sözünü manşete çıkarıyor. Akşener ertesi gün esnaf ziyaretine gidiyor ve vatandaş, Sözcü’nün o manşetini gösteriyor; “halimiz işte Sözcü’nün yazdığı gibi” diyor.
İşte tam bu sırada doğal gaz bulduğumuzun müjdesi geliyor. Karanlık, kirli atmosfer birden dağılıyor…
Millet seviniyor, muhalefeti keder basıyor, hasetlerinden saç baş yoluyorlar…
2. Milletçe seviniyoruz. Çünkü yerli ve milli imkânlarla, mühendislerimizle, yabancıya muhtaç olmadan Türkiye kendisi sondaj yapıyor. Allah yardım ediyor, emeklerimiz boşa gitmiyor ve doğal gazı buluyoruz. Türkiye sadece savunma sanayindeki teknolojik yükselmesi ile değil, enerji alanındaki teknolojisi ile de milletimizin gönlüne inşirah veriyor.
Yıllardır açılıp kapatılan petrol kuyularından morali bozulmuş, umudu tükenmiş milletimiz, “buluyoruz, yapıyoruz,” sevinci ile umut, heyecan doluyor.
Erdoğan’ın müjdesi yarınlarımız için, yeni ufuklar için öylesine değerli ki…
Milletimiz seviniyor. Muhalefeti keder basıyor, hasetlerinden saç baş yoluyorlar…
3. Milletimiz seviniyor. Çünkü enerji hamlelerimiz nasıl baltalanmış, nasıl engellenmiş, Türkiye’nin önü nerelerde nasıl kesilmiş Cumhurbaşkanı onları anlatıyor. Ve bu çabalara rağmen yürüyüşümüz sağlam bir irade ile nasıl kararlı devam ediyor, onu anlıyoruz…
Sayın Cumhurbaşkanı dün böyle söyledi:
“Sondaj ve sismik araştırma çalışmalarımızda en küçük bir dışa bağımlılığımız söz konusu değildir. Zaten öyle bir durum olsa bize nefes bile aldırmayacakları ortadadır. Yerli ve milli imkânlarla hareket ettiğimiz için bu başarıya ulaştık."
Milletçe seviniyoruz. Muhalefet ise kahroluyor, saç baş yoluyor…
4. Milletimiz seviniyor. Çünkü halkın seçtiği bir Cumhurbaşkanı; “Bismillah dedik.” diyor. “Allah'ın izniyle devamı da gelecek.” diyor. “Çünkü 'Sakarya, saf çocuğu masum Anadolu'nun. Divanesi ikimiz kaldık Allah yolunun.' Biz bu yolun divanesiyiz. İnşallah burada da neticeye ulaşacağız…” diyor. Ve müjdesini dua ile bitiriyor; “Rabbim yar ve yardımcımız olsun. Rabbim yolumuzu bahtımızı açık etsin…” diyor.
Müjdeyi kendinden bilmiyor; Bismillah diyor, Allah’ın izniyle diyor, İnşallah diyor, Rabbim yar ve yardımcımız olsun diyor.
Bu müjdeler evet, şimdi nasip oldu.
Çünkü sahip çıkacak, değerlendirecek, milletin hizmetine sunacak kadrolar, lider geldi.
Süvarileri nasip eden Allah, savaş atlarını da gönderiyor…