Bir süredir sistematik olarak sürdürülen bir yalan var. İletişim Başkanı Prof.Dr. Fahrettin Altun ve eşinin evlerine kaçak eklenti yaptıkları ve birden fazla maaş aldıklarına dair üretilen yalanlardan söz ediyorum.
*** Normal şartlar altında, “müddedi, iddiasını ispatla mükelleftir” ancak biz normal şartlar altında değiliz.. Dolayısıyla müddei önüne arkasına bakmadan bir yalan söylüyor, sonra akl-ı selim sahibi kişiler de işi gücü bırakmış onun öyle olmadığını anlatmaya çabalıyor..
Misal Fahrettin Altun..
İran’dan bir hadsiz çıkmış ona devletimiz/milletimiz adına haddini bildiriyor..
ABD’nin tamamen emperyalist emellerle açtığı finansal saldırıya gereken cevabı hazırlıyor..
AB’nin yaptırım programına karşı milli değerlerimizi savunuyor..
Tam da aynı gün CHP, hepsi adına Altun’u hedefe koymuş saydırıyor..
Öyle bir durum ki.. Şeytan taşlamaktan tavaf edemiyor insan..
*** Kemal Kılıçdaroğlu TBMM Bütçe konuşmasında Fahrettin Altun ile ilgili iddiaları, defalarca yalanlanmış olmasına rağmen bir kez daha dillendirdi.. Oysa Eşofmanlı Şevket Hoca’nın da dediği gibi; “… biz bunları kış lastiğiyle anlattık, merdaneyle anlattık, düdüklü tencereyle anlattık…” Ama nafile.. Daha evvel hiç konuşulmamış gibi baştan baştan yeniden açılıyor aynı konu, aynı argümanlarla.. Bir iddia dillendirildiğinde yalanlanmazsa, yalanlanmamış olacağından, her seferinde Sayın Altun da çıkıp, “doğru değil” diye açıklama yapmak zorunda kalıyor.. Bu defa da öyle oldu.. Çıktı ve yine, bir kez daha yalanladı.. Sonra ne oldu biliyor musunuz? Bazı CHP’li milletvekilleri twitter’da aynı elden çıkmış metinlerle aynı videoyu paylaşıp, Fahrettin Altun’un ismi zikredilmediği halde üstüne alınıp cevap verdiğinin iddia ettiler.. Kılıçdaroğlu’nun 5 maaş konusunda söylediği sözleri video olarak paylaştılar. Burada Altun’un adı geçmiyordu elbette ama zaten Altun da buna değil, daha önce ismini zikrederek söylediği pergula konusundaki mesnetsiz iddialarına karşı twit atmıştı zaten. CHP’li vekiller olayı manipüle ettiler, gerçeği eğip büktüler maalesef.
(Merak edenler için linki şuracığa bırakıyorum.. Kılıçdaroğlu’nun, Fahrettin Altun ismini zikrederek yaptığı konuşmasındaki gerçek dışı iddialar 45:03 dakikada mevcut…)
https://www.youtube.com/watch?v=mpTbXifLZdc
*** Şimdi şunu açık açık ortaya koymak lazım.. Koskoca milletvekillerinin, twitter trolü gibi aynı merkezden yazılmış twitlerle kampanya yapmaları hoş mu? Ben söyleyeyim bu kendi tabanları için bile çok itici.. Demokrasilerde böyle tek tip söylemler herkesi rahatsız ediyor. Bu vakte kadar savundukları bu değil miydi?.
*** Bu arada ilginçtir, bugüne kadar hiç CHP’yi böyle bir arada tek ses tek nefes bir fikri aynı ya da benzer argümanlarla savunurken görmedik.. Ne güzel olurdu keşke hepsi hep bir ağızdan, tacizlere/tecavüzlere karşı da ortak twitler atabilselerdi.. Ama hepsi and içmiş gibi Fahrettin Altun’dan başka bir şey demiyorlar. Sağlık, eğitim, bayındırlık, dış politika, ekonomi bitti. Tek bir mesele kaldı Fahrettin Altun.. Ya hu seçmenlerinizin sizden, enerjinizi ciddiyetle devlet meseleleri için harcayın diye bir talepleri yok mu?..
*** İşin kriminal ve adli tarafını da söyleyelim.. CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, Altun’un evini gözetlemesi için İlçe başkanını görevlendirdi. Bu da mahkeme konusu oldu haklı olarak. Bir insanın evinin gözetlenmesi ve fotoğraflarının çekilmesi dünyanın her yerinde dava konusudur.. Hele de devletin en mahrem bilgilerine sahip, Başkan’ın en kritik toplantılarında yanında olan birinin evi gözetlenip fotoğraflanıyorsa, bu ciddi bir ulusal güvenlik meselesidir..
*** Son not.. CHP lideri, eğer kendisine hedef olarak İletişim Başkanı’nı seçmişse bu kendi pozisyonu hakkında fikir verir.. Misal Recep Tayyip Erdoğan da ABD Başkanı’na AB Komisyon Başkanı’na falan sert sözler söylüyor.. Millet de fotoğrafı çok net görüyor..