Yıllarca ahı gitmiş vahı kalmış, emekli orgeneraller, MİT'in başına getirilirdi. Bunlar da sivillere hiç bir bilgi vermez, bütün istihbaratı Genel Kurmay'la paylaşırdı. Hakan Fidan'ın MİT'in başına getirilmesiyle birlikte, Hakan Fidan'ın kişiliğinde, Teşkilat'a yönelik ciddi bir psikolojik operasyon başlatıldı. Bu operasyonu tezgahlayan İsrail'di!
Salt suikast tezgahlamakta değil, psikolojik savaş konusunda da uzman olan Mossad, Hakan Fidan'ın , İran'ın Adamı olduğu yalanını yaymaya başladı. Bu iddia yaratıcılıktan yoksun ve mantık dışıydı. Ne var ki, MİT/PKK görüşmesinin ortaya çıkmasıyla doruğa ulaşan psikolojik operasyonlar zincirinin ilk halkası olan bu söylenti kısmen de olsa işe yaradı.
Peki İsrail/MOSSAD niye Fidan'a cephe almıştı? İstihbarat kaynakları bunu iki nedene bağlıyor:
1. Hakan Fidan'ın TİKA, yani Türk İşbirliği ve Kalkınma Ajansı Başkanı olduğu dönemde dört yıl boyunca yürüttüğü çalışmaların çok başarılı olmasıydı.
2. İsrail, Hakan Fidan'In, MOSSAD'ın bazı gizli operasyonlarını bildiğinin farkındaydı ve bu operasyonlarla ilgili kimi bilgilerin İran'a verileceğinden kaygılıydı.
Bu iki nedenle birlikte Türkiye'nin bölgede yürüttüğü faal siyasetin sonuçları birleşince, istihbarattaki ilk düşman iyice belirginleşti. Ve bu ilk düşman, İsrail, PKK üzerinden, Türkiye'ye yönelik bir psikolojik operasyon başlattı.
İlk olarak 2010 Haziran ayı başında Gazze ablukasını delme amacıyla İsklenderun'dan yola çıkan Mavi Marmara Gemisi yoldayken , İskenderun Deniz İkmal Komutanlığına roketatarlı bir saldırı düzenlendi. PKK'nın eylemleriyle pek bağdaşmayan bu saldırıda 6 asker şehit düştü. Türk hedeflerine yönelik saldırılar devam etti ve 4 Eylül'de, Tunceli'de halı sahada top oynayan bir polis ve onu izleyen eşi öldürüldü. Bunları 20 Eylül'de öldürülen dört kadın izledi ve iki gün sonra da Diyarbakır'da Yunus ekibine yönelik saldırıda bir polis şehit düştü. MİT bu saldırıların emrini veren kişinin, Beşşar Esad yönetimiyle iyi ilişkileri olduğu belirtilen Bahoz Erdal kod adlı Fehman Hüseyin olduğu saptadı.
Behoz Erdal imzalı eylemler, PKK eksenli girişimlere İsrail'den başka bir ülkenin daha dahil olduğu kuşkusunu doğuruyordu. Teşkilat, bu ülkenin son dönemlerde Türkiye'yle ilişkileri bozulan Suriye olduğunu ortaya çıkardı...
(Meraklısına Not: Bu konuya tekrar döneceğiz. A.Ü.)