Savaş mağlubu Osmanlı’nın Florya’da dikilmesine izin vermek zorunda kaldığı Rus Abidesi, bir birlik tarafından yıkıldı. Hem de bütün uyarılara rağmen!
Ruslar, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı (93 Harbi) sırasında ölen askerlerinin hatırasına İstanbul’da bir anıt yaptırmak istiyordu. Savaşta ağır bir yenilgi alan Osmanlı Devleti, Rusya’nın bu talebini çaresiz kabul etmek zorunda kaldı. Ayastefanos adı verilen anıt 1898 yılının aralık ayında Rus ve Osmanlı devlet erkânının katıldığı bir törenle açıldı. Florya’da Kalatarya (Şenlikköy) Köyü dolaylarında dikilen bu yapı sadece on altı yıl ayakta kalabildi.
I. Dünya Savaşı’nın başlarında Bayrampaşa’dan gelen bir askeri birlik devrin Emniyet Umum Müdürünün ihtarlarına aldırış etmeden anıtı dinamitleyerek yıktı (14 Kasım 1914). Bu yıkımda Milli Mücadelemizin en önemli figürlerinden biri olan Fevzi Çakmak da bulunmaktaydı. Vatanını milletini seven ve ehl-i tarîk bir subay olan Paşa, anıtın yıkılışında nasıl bulunduğunu anlatıyor:
Cesur arkadaşların himmetiyle...
“Moskoflar o meş’um 1293 seferinin sonunda İstanbul önlerine kadar geldiler ve Ayastefanos Muahedesini imzalamaya mecbur kaldık. Çar orduları bu zaferlerinin hatıra bekası olarak Ayastefanos Abidesini rekzettiler (diktiler) ve muahedeye koydukları hususi maddeyle de muhafazasını devletimize tevdie muvaffak oldular. Birinci Dünya Harbi’nde, Moskoflara karşı harbe girince mevcudiyeti izzetinefsimizi pâyimâl (çiğnenmiş) eden bu mağlubiyet vesikasını yıkmak için birkaç genç zabit söz birliği yapmıştık. Aralarında rütbesi en büyük olan bendim. Vazifeye başlarken, devletin kanunlarına riayet etmeye yemin etmiştik. Muahede resmen ilga edilmemişti. Ayastefanos yerine daha sonra Berlin Antlaşması yürürlüğe girmişti ama bu hazin emanet olduğu gibi bırakılmıştı. Mesuliyetin azamisi bana ait idi. Hiç tereddüt etmedim ve genç arkadaşlarıma bu utanç anıtının hükümetten muvafakat almadan ani bir hareketle yıkılmasının mesuliyetini şahsen deruhte edeceğimi söyledim. Hareket kahraman ve cesur arkadaşların müşterek himmetiyle muvaffakiyete eriştirildi. Türk ve Müslüman İstanbul’un kalbgâhına dikilmiş ve hain bakışları temsil eden ve Moskof pullarına varıncaya kadar resmini koydukları o taş yığını yerle bir edildi.”
Yıkım işleminden önce anıtın üzerindeki çan indirilerek Askeri Müze’ye gönderilmiş, yapıdaki dini semboller de Rus rahiplerine teslim edilmişti. Enkazı uzun süre kaldırılamayan Ayastefanos Anıtı, Türk ve Rus tarafları arasında 2012’de Türkiye’deki Rus mezar ve anıtları ile Rusya’daki Türk mezar ve anıtlarının imarı antlaşması çerçevesinde ihya edilecekti. Bugün bu projenin hayata geçirilememiş olması herhalde gelecekte bir dış politika şansı olarak değerlendirilecektir.