Bilim Kafkasların uzun yaşam iksiri probiyotiklerin gücünü keşfetti. Fermente süt ile tahıllarda bulunan bu mucizevi iksir kanser, kalp hastalıkları ve diyabetin doğal ilacı oldu.
PROBİYOTİK terimi, Yunanca ‘hayat için’ anlamına geliyor. Bilim bu mucizeyi uzun hayat süren Kafkaslar üzerindeki araştırmalar sayesinde keşfetti. Kafkaslar’ın fermente süt ürünlerini çok tüketmesinin, başta kanser, kalp hastalıkları ve diyabet gibi kronik hastalıkların gelişme ihtimalini azalttığı ortaya çıktı. Probiyotiklerin en önemli etkisi sindirim sisteminin canlılığını korumak ve barsak hastalıklarını önlemek. Probiyotikler fermentasyon ürünlerinde bulunduğundan bilinen en yaygın probiyotikli besinler yoğurt ve kefirdir. Probiyotik mikroorganizmalar sadece ‘fermente süt ürünleri’nde bulunmaz, bazı tahılların fermentasyonu ile elde edilen besinlerde oluşur. Bunlar boza, tarhana ve şalgamdır. Fermente süt ürünlerinden yoğurt ve kefir ise midede helikobakter pylori, barsak enfeksiyonları ile alerjik belirtileri azaltan bir etki gösterir.
Tarhana çorbası vücudu dinç tutuyor
Probiyotik ürünlerin irritabilite barsak sendromunda tedavi edici etkisi olduğu, kanser riskini azalttığı, kandaki kolesterol düzeyini düşürdüğü ve kalsiyum mineralinin yararlılığını artırdığı tıbben kanıtlanmış durumda. Bu yüzden her gün en az 1 su bardağı kefir ve 1 su bardağı yoğurdu sağlıklı beslenme planımıza eklemek doğal ilaç gibi etki gösterir.
Son yıllarda probiyotiklerin bağışıklık sistemine etkileri üzerinde yapılan araştırmalar ise bu mucizevi besinin vücudun direncini artırmadaki gücünü de ortaya koydu. Uzmanlar özellikle mevsim geçişlerinde yoğurt, tarhana, kefir gibi besinlerin yenmesinin vücutta antikor sentezini arttırarak enfeksiyonlara karşı koruyabileceğini açıklıyor. Bunun dışında probiyotik etkiyi öncü olarak aktive eden prebiyotikler de sağlık açısından çok etkilidir. Prebiyotikler ince barsak enzimleri tarafından parçalanamayan doğal ve yapay şekerlerden oluşur. Kurubaklagiller, soğan çeşitleri ve sarımsak, sağlıklı prebiyotikten zengindir. Eğer hem prebiyotik hem de probiyotik yerseniz kanserden alerjiye kadar sizi koruyacak organizmaların sentezini 10 kat arttırırsınız.
Metabolizmayı düzenleyen salata yiyin
Semiz otunu yıkayın ve büyük bir kaseye koyun. 1 ince dilimlenmiş kuru soğan, 1 küp şeklinde doğranmış domates, bol taze nane ve dereotu ve 2 yemek kaşığı ile harmanlayın. Ayrı bir küçük kasede yoğurt ile 2 diş ezilmiş sarımsağı mikserle çırpın ve salata kasesinin üzerine sos olarak dökün. Yemeklerinizin yanında yiyeceğiniz bu salata ile yaşam iksiri yaparak zinde, dinç ve metabolizmanızın sürekli düzenli çalışmasına yardımcı olmuş olacaksınız.