Televole’nin ilk yayın tarihi 1994 yılıdır. Kanal D’de başladı sonra bir benzeri Show Tv’de yapıldı. Türkiye’nin en fazla seyredilen ve daha önemlisi en fazla reklam alan programı oldu.
Sonra Show Tv’de 2005’e kadar devam etti. Toplum üzerinde bir sürü etkisi oldu bu programın, hakkında tezler yazıldı. Medya için de bir sürü yeniliğe neden oldu Televole.
Mesela eskiden Sibel Can muhabiri diye bir kavram yoktu medyada Televole’den sonra oldu.
Toplum etkisinden söz ettim örneğini de vereyim. Televole’nin şöhretini parlattığı sanatçıların çoğu o zamanlar Kıbrıs’ta sahne alır, tüm Televole kameraları da orada olurdu.
O dönem sağda solda “Kıbrıslılar bizim paramızla vur patlasın çal oynasın yaşıyorlar” diyenler çıkmıştı.
Bilinmeyen, orada eğlenenlerin Türkiye’den kumar oynamaya gidenler olduğuydu...
***
Ben seyretmemiştim Sina Koloğlu yazmış dün... Tuncay Özkan Halk Tv’de katıldığı bir programda zamanında Televole’nin yayından kaldırılması için MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun’un kendisini aradığını söylemiş.
Atasagun, Batman’da yaşanan intiharların sorumlusu olarak gördüğü Televole’nin yayından kaldırılmasını istemiş. Parantez açayıp bilgiler de vereyim...
Tuncay Özkan bir dönem Aydın Doğan’ın manevi oğlu gibiydi Doğan Grubu’nda sonra 2002 yılında Show Tv’ye geçti, araları da oldukça bozuldu.
Yani Atasagun’un telefonu açtığı dönem Televole’nin uçtuğu, reyting rekorları kırdığı dönem değil.
Kaldı ki Televole’yi yapan da haber merkezi değil iç yapımlar ve spor ekibiydi. Her neyse aksi düşülse bile MİT’in üzerine vazife plan işlerden biridir bu. Bu yazdığım da çok ciddiyim.
Bilmem hatırlar mısınız, ekonomi sıkıntıya girdiği dönemlerde insanlar Televole’de marka gücü artan Laila’nın önünde protesto eylemi yapıyorlardı.
***
Batman intiharlarını sadece Televole bağlamak haksızlık, bu konuda yapılmış bir sürü akademik çalışma var.
Ancak televizyon yayıncılığı ve ulusal güvenliğin arasındaki ilişkiyi anlamak açısından iyi bir örnek bu.
Türkiye’de televizyonculuğun çok etkili olduğu dönmemler ve onun taçlanmış markasıdır Televole.
O dönemde de tartışmıştık ama reklam ve reyting var diye yoluna devam etmişti.
Reklam deyince, Fatma Girik’in Kanal D’de yayınlanan programının bitmesini sağlayan reklamverenlerin programa karşı ortak tavrıydı.
O zaman televizyonda olanlara şaşırabilen bir toplumduk.
Şimdi o dönemler geçti, televizyon bizi istediği kadar değiştirdiği için şaşırmamayı öğrendik...
Kötü mü oldu derseniz, iyi olmadığı ortada zaten...