Milli Takımımız’ın en önemli rakibi Terim!

Dünya Kupası eleme grubunda oynadığımız üç maçta iki beraberlik ve İzlanda mağlubiyeti ile bir kez daha hüsran yaşadık.  Hiç kimse bu üç maçtaki başarısızlıkları, milli takım kadrosuna alınmayan Arda Turan’ın ya da Burak Yılmaz’ın konuşmalar, Fatih Terim’in medyaya sızdırılan sözleşmesinin milli takım oyuncularının moralini bozduğu gibi komik bahanelere bağlamasın. 5 saatlik uçak yolculuğu, ısı farkı, yorgunluk gibi palavralar ile milleti kandırmaya kalkmasın. Artık bazı gerçekleri görme vakti geldi ve geçiyor.

 İki yıl önce de, ortada Arda Turan, Burak Yılmaz krizi, Fatih hocanın sözleşmesi gibi sorunlar yokken, 320 bin nüfuslu küçük bir adanın balıkçıları, başında Fatih Terim’in bulunduğu 80 milyonluk ülkemizin milli takımını üç farklı mağlup etmişlerdi.

İşin gerçeği ise yazık ki, ne yapacağını bilmeyen, gece yatıp aklına geleni sabah uygulamaya koyan, hiç bir sistemi, planı, kadro istikrarı olmayan, evlatlarından küçük çocuklar ile kavgaya giren, kendi yarattığı kaoslar ile beslenen, “Ben yaptım oldu,beni kimse sorgulayamaz” zihniyeti içinde olan ve Türk futboluna artık zarar veren bir Fatih Terim ile karşı karşıya olmamız.

Ukrayna ve İzlanda maçları için açıklanan aday kadroya Fenerbahçe’nin asıl ve yedek sol beklerini çağırıp,  Beşiktaş takımında iyi oynayan Caner’i almayan, iki gün sonra Hasan Ali’nin sakatlığının ardından Caner’i aday kadroya çağıran ve iki maçta da banko oynatan bir Fatih Terim’in sisteminden, planından bahsedebilmek mümkün değil! 

Fatih Terim artık futbolun gerçeklerini konuşmaktan kaçınıyor.

Ukrayna maçında yolda görseler birbirini tanımayacak olan Enes Ünal ve Cenk Tosun’u çift santrfor olarak yan yana oynatan Fatih hoca, ilk yarıda iki gol yedikten sonra yaptığı hatayı geçte olsa anlayıp gerekli değişiklikleri yapıyor ve zorlukla elde edilen bir puan sonrası ise kendine hiç yakışmayan komik bir açıklama yapıyor.

“Maçtan sonra yardımcılarım ile ilk yarıda ki kötü oyunun nedenini yarım saat tartıştık, demekki hafta içi yaşanan olayları oyuncularımızın kafasından silememişiz” diyor. Yahu Fatih Hoca, sen insanları sersem kendini çok mu kurnaz sanıyorsun?

İlk yarıda oyuncularının kafasından silemediğin olaylar nasıl oldu da ikinci yarıda silindi, nasıl oldu da iyi oynamaya başladılar? Ukrayna müsabakasının ilk yarısındaki ve İzlanda maçındaki kötü oyunun tek sebebi amatör bir antrenörün bile yapmayacağı ancak Fatih Terim’in yapmış olduğu hatalı kadro tercihleriydi.

Hadi Fransa’da Arda Turan, Burak Yılmaz suçluydu ve Türk milletine özür dilemeleri gerekiyordu. Peki şimdi suçlu kim, şimdi kim özür dileyecek?

Son iki yılda yaşadıklarımız gösteriyor ki, milli takımımızın en önemli rakibi Fatih hocadır ve artık milli takımı bırakma zamanı kesinlikle  gelmiştir. Fatih Terim kendisine ve Türk futboluna daha fazla zarar vermeden hemen istifa etmelidir.