ABD’de kişilerin ve evlerin - hanelerin çevresinde bir dokunulmazlık halkası vardır. O alana girilmez. Girilirse de sorun çıkar. Kişisel alan denen yer budur... Haneler zaten kişinin kalesidir. Bir evin bahçesine izinsiz adım atmanın bile cezası var. Bazı eyaletlerde ev sahibi evin bahçesine izinsiz adım atanı vurabiliyor... İnsaflı davranıp polis çağırıp ilgiliyi gözaltına aldıran da var. Böyle bir ortamda mahallede gürültü yapmak, çevreyi rahatsız etmek, düşünülemiyor. Ya polis gelir ya da kurşun.
Birkaç ay önce New Jersey eyaletinde bir mahallede sabah 08’de milli marş duyulmaya başlıyor. Hoparlörle bir yerden ABD Milli Marşı çalınmakta... Mahalleli şaşırıyor. Hatta polisi arayan oluyor: Acil imdat, gelin, birisi gürültü yapıyor! Evet milli marşa gürültü muamelesi yapılıyor... Gelen sesin milli marş olması durumu değiştirmiyor. Beni rahatsız ediyor, durdurun!
Sonra arayıp tarıyorlar, ve milli marşın, yakındaki askeri üsten geldiği anlaşılıyor... Üs her sabah 08’de milli marşla bayrak çekiyor. Akşam da hava kararırken yine marşla indiriyor. Bu iki tören, geniş bir alanda, üs dışındaki mahallelerde duyuluyor.
Yaklaşık 30 yıl o mahallede o üsle birlikte yaşayanlar, daha önce marş falan duymadıklarını söylüyorlar. ABD ordusunda da bayrak töreni yeni icat edilmedi... Peki değişen ne? Üs onyıllardır bayrak töreni yapıyor, ama ne hikmetse bu töreni daha yeni hoparlörle yaymaya başlamışlar. Esas neden, iç anons sistemi yeni yaptırılmış, ondan.
Şikayet üzerine üs, -biz marşı dışarı vermiyoruz, kendi içimizde yayıyoruz- demiş. Ancak şikayet sürüyor... Şikayetlerde -gürültü- dışında gerekçeler de verilmiş: -Ben sivilim. Milli marş askerler için çalıyor, neden beni de uyandırıyorlar?
Bu arada askerler hoparlörlerin alarm durumunda üsteki herkesin duyacağı bir düzeye ayarlandığını, mahalleye yayın derdinde olmadıklarını da söylemişler. Ama -İyi komşuluk- ilkesi gereğince itirazları gözönüne alıp, üs çevresinde desibel ölçümleri yapmışlar... Bulguları: Üsten gelen ses normal... Yakındaki ana karayolundaki gürültü daha fazla... İyi de, ahali karayolu gürültüsünden değil, milli marştan şikayet ediyor.
Bu arada son birkaç gün marş kesilmiş. Şikayetçiler -Hah ne güzel, şikayet sonuç verdi, kurtulduk- diye sevinirken, Üs -Hayır, durdurmadık. Hoparlör sistemi arızalandı, tamirci çağırdık, gelip onaracak ve sonra marş yayını sürecek- demiş... Onun üzerine başka gerilim...
En hayati nokta: Milli marştan -gürültü - diye şikayet edenler için askerler -Kimmiş o vatan haini? Milli marştan ne cüretle rahatsız olursun?- demiyor... Konu ses düzeyi, desibel ve üs öncelikli ihtiyaçlar- kapsamında ele alınıyor. Üs -İyi komşu olarak ara formül bulmaya çalışıyoruz- diyor... Öte yanda mahalle içinden -Ben milli marşı duymayı seviyorum, ses kesilmesin, daha da yüksek çalsın- diyenler de var. Bu komşular kendilerini -Yurtsever- diye niteliyor. Ama itiraz edenlere sorsanız, onlar da yurtsever olduklarını söyleyeceklerdir. Zaten en iyisi, yurtseverliğin her dakika teyid ve ilanının gerekmemesi ve başkasının tesciline ihtiyaç duyulmaması...
Ve de bütün bu tartışmada, ABD milli marşının 90 saniye sürdüğünü de hatırlamak gerekiyor. Gürültü de sayılsa, keyifle de dinlense, hepsi 90 saniye. Demokrasi zaten 90 saniye için tarafların birbirine katlanması sanatıdır.
twitter.com/selimatalayny