Milli iradenin sonucu!

AK  Parti ve onun temsil ettiği anlayış milli irade kavramını hep savundu. Her türlü gerici ifşaatta sandığın her şey olduğunu söyledi. 7 Haziran seçimlerinden çıkan sonucu da böyle okumak gerekir. 

Bu yazıyı yazdığım saatlerde AK Parti’nin oy oranları yüzde 41.5’tu. CHP 25, MHP 16.5, HDP ise 12.3’tü. Ne olursa olsun çıkan sonuca saygı duymak gerekir. Sandıktan çıkan sonucu yok sayarak bir yere varılmaz. Bu seçimin galibinin HDP olduğu da su götürmez bir gerçek. Başta İstanbul ve Güneydoğu illeri olmak üzere HDP çok ciddi bir sıçrama yaptı. 

Seçimin mağluplarından biri CHP. Kemal Kılıçdaroğlu ve ekibi ciddi bir özeleştiri verecektir. Çünkü aradan geçen 5 yılda CHP bir türlü istenileni veremedi. Seçmenlerinin ciddi biçimde HDP’ye kaydığı görülüyor. 

Kazananlardan biri MHP. Aslında MHP’nin durumunu HDP ile birlikte incelemek gerekiyor. Çünkü çözüm sürecinin iki zıt kutbunda yer alan partilerin bu durumu çok girift. MHP belli ki çözüm sürecinin etkisini hissetmiş. Süreçten rahatsız olan milliyetçi oyların bir kısmı MHP’ye gitmiş. 

HDP de Güneydoğu ve İstanbul’da çok ciddi bir artış kaydetti. Hatta bazı Batı illerinde bile oyunu artırdı. HDP emanet oy aldı demek, çok doğru mu bilmiyorum. Bu oylar geçici mi kalıcı mı bunları sonraki seçimlerde daha iyi görürüz. Ama 5 milyonun üzerinde oy almak ciddi bir başarıdır. 

Gelelim AK Parti’ye... AK Parti il il, ilçe ilçe, köy köy niçin oy kaybettiğini iyi irdelemeli. Yüzde 41.5 oy fena bir oy değil ama 2011 ile kıyaslandığında yüzde 7’lik bir kayıp var. Bunun sebeplerinin iyi araştırılması lazım. Çözüm süreci, ekonomi, dış ve iç politika vb bunların millet nezdinde iyi görülmesi lazım. Gerçekçi bir okumayla AK Parti hataları ve eksiklerini iyi görebilir. Güneydoğu ve İstanbul’da niçin oy kaybettiğini analiz etmeli. 

Peki bu tablodan nasıl bir hükümet çıkar? MHP ve HDP’nin bir araya gelemeyeceğini düşünürsek, AK Parti-MHP ya da AK Parti-CHP koalisyonu kağıt üstünde olabilir görünüyor. Ama her iki durumda da Türkiye’yi yeni bir seçimin beklediği en gerçekçi senaryo. Bu da Ekim ya da Kasım aylarında yeni bir seçim demek.

Ama burası Türkiye. Burada olmaz denilen her türlü ittifak olur. Hiç beklemediğimiz seçenekler gerçekleşebilir. Bugüne kadar hep böyle olmuştur. 

Başkalarının yaptığı gibi milleti aşağılamak çok alçakça bir tutumdur. CHP ve sol bunu hep yaptı. Hep halkı aşağıladı. Milleti küçümsedi. Böyle yapmanın bir mantığı yok. Her seçimde mutlaka bir sürpriz ya da beklenmedik bir durum oluyor. Burada HDP’nin yüzde 12 olması böyle bir şey. 

7 Haziran seçimleri hayırlı olsun. Dış politikadan ekonomiye, çözüm sürecinden sosyal olaylara kadar bizi yeni bir dönem bekliyor.