Daha sonra post modern ya da son darbe diye tarihe geçecek toplantı öğleden sonra üçü on geçe Çankaya Köşkü'nde başladı. MGK toplantıları ayda bir kez yapılırdı. Alınan kararlar daha sonra bir bildiriyle kamuoyuna açıklanırdı. Hükümet açısından, alınan kararlara uymak diye bir zorunluk yoktu; bunlar salt önerilerdi.
O tarihi toplantıda gündemin irtica olacağı bir ay öncesinden belirlenmişti. Siyasilerle komutanlar köşkten içeri girerken bütün Türkiye diken üstündeydi. Hele de laik kamuoyu, iş çevreleri, üniversiteler ve kışlalar çok rahatsızdı; RefahYol Hükümeti bu kesimleri ciddi biçimde ürkütmüştü! Başbakan Erbakan partisinden arada bir de olsa çıkan çatlak seslere engel olamamış, laiklik konusundaki kaygıları giderememişti. Hasan Mezarcı, Şevki Yılmaz ve Hasan Hüseyin Ceylan'ın konuşmaları henüz belleklerdeki tazeliğini koruyordu. İşin ilginç yanı, "28 Şubat'taki MGK toplantısında gündem sadece irtica olsun" diyen asker değil DYP'li Savunma Bakanı Turhan Tayan'dı.
Büyükelçi Taner Baytok (Güven Erkaya'nın yakın dostu): "Cumhuriyet tarihinde ilk kez askeri kanatla sivil yönetim birbirine hiç güvenmiyor, iki cephe de irtica konusunda kesinlikle anlaşamıyordu."
Toplantı başlar başlamaz ilk sözü, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Güven Erkaya aldı ve akıllara zarar suçlamalarda bulundu. Öyle sert konuştu ki Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel müdahale etmek zorunda kaldı.
Süleyman Demirel (CB): "Özellikle Güven Paşa'nın üslubu çok sertti; tabii ben yatıştırdım onu. Sayın Erbakan da ona nezaketle cevap verdi. Erkaya, Sayın Erbakan'ı suçladı ve 'senin ağzından hiç Türk kelimesini duymuyorum' dedi. Başbakan da 'Ben Türk oğlu Türküm. Ben Maraşlıyım ve Kozanoğlu ailesindenim' dedi. Nezaket sınırını çok aşan eleştirilere başbakan olarak dayanabilmiş, büyük bir olgunluk göstermişti bana göre."
DYP kanadı pek söz almadı ancak 18 madde üzerinde uzlaşıldığında, Tansu Çiller DYP'nin cumhuriyetin, laikliğin, hukuk devletinin koruyucusu olduğunu vurgulamaya çalıştı.
Askerlerin masaya getirdiği 18 maddelik istek listesi Refah Partisi'nin kabul edemeyeceği unsurlarla doluydu. En önemli yanı ilköğretimin 5 yıldan 8 yıla çıkarılmasıydı. Amaç İmam Hatiplerin orta kısımlarının kapatılmasını sağlamaktı... (Son Darbe 28 Şubat: M. Ali Birand ve Reyhan Yıldız. DK Yayınları)
Yarın: Son'un Başlangıcı: Erbakan'ın İstifası 18.06.1997