Son zamanlarda artan orman yangınlarıyla alâkalı şer cephesinin bileşenleri AK Parti’yi suçluyor, bu suçlama üzerinden tezvîrat üretiyorlardı. Tâ ki, kendilerine “Ateşin Çocukları İnisiyatifi” diyen PKK’nın çocukları orman yangınlarını üstlene dek!
Bir anda tüm senaryolar konuşulmaz oldu, “çevre, ağaç, orman” diyen diller lâl!
Batıcı Gezi ayaklanmasından biliyorduk meselenin ağaç olmadığını. Şimdi de dertlerinin orman olmadığını öğrendik.
“Öğrendik” derken lafın gelişi diyorum. Bunların tıynetlerini çocukluğumdan beri bilirim. Bilmeyenlere, “acaba gerçekten öyleler mi” diye şüphe duyanlara artık ayan oldu anlamında “öğrendik” diyorum.
Ey sevgili halkım, “Demokratik güçler” çatısı altında birleşenler, PKK tarafından üstlenen orman yangınlarını hakkında şimdilik susmayı tercih edip hâdiseyi geçiştirme telâşındalar. Mevzuyu kapatamazlarsa, “Devrimci şiddet” çerçevesinde ormanların niçin yakılması gerektiğinin izahını yapmaya başlayacaklar. Nasıl olsa bunlara inanacak hazır bir güruh var; dün “AKP ormanları yakıyor” diye ortalığı velveleye verenler yarın “Devrim için ormanlar yakılmalı” derler!
Nitekim PKK’nın çocukları yaptıkları açıklamada, “Özgür özerk Kürdistan statüsü resmi olarak tanındığı güne kadar yakacağız” diyorlar. Ormanlarımızı yakmalarının bir sebebi de, kendilerine her türlü desteğin sağlandığı belediyelere kayyım atanmasını protesto etmek içinmiş! Böylece mâlûm belediyelere kayyım atanmasının ne kadar doğru olduğu da anlaşılmış oldu.
Teröre destek verdikleri için belediyelere kayyım atanmasını demokrasi açısından doğru bulmayanlar, kayyım atanmasını endişeyle izleyenler orman yangınlarını kuşkusuz demokratik bulacaklardır. Nihayetinde ormanları yakanlar, “Demokratik güçlerin” en kuvvetli unsuru olan PKK.
Efendileri “Demokrasi götürüyoruz” diye dünyanın dört bir tarafını yakıp yıkarken bunlar orman yakmış çok mu!..
Bakınız Türk Solu adlı garaib yapılanma şimdiden haber sitelerinde orman yangınlarını meşrulaştırıcı ve tasvip edici bir dille vermeye başlamış: “Kürt eylemcilerden orman kundaklama açıklaması: Yaktık, yakacağız.”
Batıcı Gezi ayaklanmasında da yakıp yıkıp yağmalamışlardı şimdi de aynısını yapıyorlar. Nasıl ki Fethullahçı Terör Örgütü “Hoşgörü, sevgi, diyalog” mefhumlarıyla kendilerini perdelemişlerse bunlar da “İnsan hakları, barış, halkların kardeşliği, demokrasi” diye diye bomba da patlattılar, çoluk çocuk da öldürdüler, insan da yaktılar orman da!
Sadede gelirsek, emellerine ulaşmak için değil orman yakmak vatanın tümünü yakmaya hazır, histeri nöbetleri geçiren bir güruhla karşı karşıyayız. Tedbirimizi bu ahvale göre almalıyız!
Ormanlarımızı yakarak nefesimizi kesmeye çalışanların nefeslerini kesmek Müslüman Anadolu halkı için zor olmayacaktır Allah’ın izniyle. Tıpkı 15 Temmuz gecesinde olduğu gibi.
Yakmaya devam edeceklerini söyleyen “Ateşin Çocukları”, zemheriniz Müslüman Anadolu halkı olacak!