Hayaldi, gerçek oluyor. Geçtiğimiz ay, önemli bir aşama daha kaydedilerek bu başlığa bir adım daha yaklaşılıyor. Yıllardır gündemde olan ancak farklı 'çıkar'ları olanların bölgede 'istikrarsızlık' yaratarak önünü kesmeye çalıştıkları 'o' meselede kritik aşama geçildi nihayet. O yüzden, hayaldi, gerçek oluyor.
Türkiye'nin 'doğal gaz ticaret merkezi' olması diye ayrıntılandırılabileceğimiz ama işin içinde 'farklı' merkez unsurlarının da yer aldığı süreçte hep konuşulan ve bu 'merkez ülke' olma niteliğini hayata geçirmede kritik öneme sahip olan 'Türkmen gazı' Azerbaycan ve Gürcistan üzerinden Türkiye'ye ulaştırılmasında anlaşmaya varıldığı haberi Mayıs 2024'te ajanslara düştü. Sadece bu kadarla kalmıyor tabii ki; anlaşma 2030 yılına kadar Azerbaycan kaynakları ile Hazar kaynaklarının Türkiye'ye getirilmesini içinde barındırıyor. 14 Mayıs 2024'te Türkiye-Azerbaycan Doğal Gaz Alanında İş Birliği Anlaşması İmza Töreni ile atılan imzalar tarihi önem taşıyor.
Hali hazırdaki Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC), Bakü-Tiflis-Erzurum ve Trans-Anadolu (TANAP) boru hatlarına ilaveten dördüncü hat Iğdır-Nahçıvan Boru Hattı eklenerek süreçte önemli bir seviye geçilmiş oluyor. Ayrıca anlaşma, var olan TANAP ve Güney Kafkasya doğal gaz boru hatlarının kapasitelerinin de artırılmasını sağlıyor. Bununla da Rusya-Ukrayna çatışmasıyla riske giren Avrupa enerji güvenliğinin sağlanmasında Türkiye'nin önemimi artıracak bu süreçte Hazar kaynaklarının Türkiye üzerinden Avrupa'ya ulaştırılmasında Bulgaristan ve Yunanistan'daki bağlantı kapasitelerinin genişletilmesi üzerinde de ortak çalışmalar yürütülüyor. Yani üç bölge, Avrupa-Kafkasya ve Orta Asya karşılıklı bağımlılık ile ilişkilerini güçlendirmiş oluyor.
İşte bu bölgelerde yakın dönemde mevzu bahis olan 'gelişmeler' bu unsurlar düşünülerek değerlendirilmeli. Bu çalışmalarım başarılı olmasında çıkarı olan ve olmayan ülkelerin 'ne tür' çabalara giriştiğine/girişeceğine bakarak bakış açısını görmek mümkün. Yani bu projeler bir tür 'turnusol kağıdı' işlevi görüyor. Çünkü rekabet büyük, Rusya ve Çin gibi 'alternatif' hatlar arasında bir 'enerji satrancı' oynanıyor; tarihteki adıyla 'great game' yani 'büyük oyun' ya da Türkçe'deki söyleyişindeki gibi 'oyun büyük'. Ve bu oyunda Türkiye 'doğal gaz ticaret merkezi' olma vizyonuyla tarihi anlaşmalara imza atmaya devam ediyor.
Türk Devletleri Teşkilatı da bunlardan bir ve bu konu ile ilgili gelişmeler ve gelen tepkiler de bir diğer 'turnusol kağıdı'.