Digiturk’e sövüp sayıyor bir sürü insan... Diyorlar ki “Ben Lig Tv üyesiyim, o zaman neden Fenerbahçe maçını seyretmek için ekstra para ödeyeyim?” İlk bakışta çok haklı bir soru bu. Ama detaylandırınca işin rengi değişiyor. Mesela Lig Tv aboneleri kupa maçlarını da Atv’de izliyorlar. Niye, Süper Lig maçları dışında, ihalesi ayrı yapılmış bir pakettir kupa maçları. Şampiyonlar ve UEFA Ligi maçları bu sene Tivibu’da ve TRT’de olacak mesela. Niye, parasını ödeyip paketi onlar satın aldıkları için elbette... Hazırlık maçlarını neden D-Smart yayınlıyor sorusunun da yanıtı aynı, onlar da parayı çok önceden ödeyip yayın haklarını aldılar. Sonuçta Fenerbahçe’nin Ukrayna’da oynayacağı rövanş maçı için de ayrı bir para ödüyor Digiturk. Dolayısıyla ödenen paranın abonelere yansıtılması da şaşırtıcı değil. Digiturk’un internet sitesine girdiğinizde çeşitli abonelik paketleri çıkıyor karşınıza. Lig maçları için paketler var, bir de ekstra spor paketi var. Ekstra spor paketi için para ödediğinizde Digiturk’un yayın hakkı için para ödediği diğer müsabakaları da izleyebiliyorsunuz. Yani Süper Lig maçları dışında spora dair seyrettiğimiz her şey için ek bir bedel ödüyoruz. Keşke Digiturk yaptığı açıklamada daha anlaşılır cümleler kursaydı. Fazladan yazacakları bir kaç satır sayesinde bu kadar laf, hakaret işitmekten kurtulurlardı...
‘Arkadaşların’ tartışması
Daha önce yazmıştım, Pazartesi gecesi Haberturk Tv’yi seyrettikten sonra bir kez daha yazmak kaçınılmaz oldu. MHP Genel Başkan Danışmanı Metin Özkan’dan söz ediyorum. Ekrana MHP’nin görüşlerini savunmak için çıkıyor, bu da son derece doğal ama belirli yerlerde iş başka noktalara gidiyor. Bunu yazarken Metin Bey’e bir de öneride bulunayım. Program bandını tekrar seyretsin lütfen ve zaman zaman farkına varamadığı müstehzi bakışlar üzerine bir düşünsün. Sonra Akil Adamlar meselesinde Fadime Özkan’a “arkadaşlarınız” diyerek yüklenmesi... Bu tür yapılanmalar arkadaşlık kavramıyla açıklanamaz, aksine ideolojisi, hayata bakışı, sosyo-ekonomik durumu farklı ama ortak bir paydada buluşan insanlardan oluşur bu tür heyetler. Bir başka nokta, Star ve Cumhuriyet gazetelerinin Ankara temsilcilerini aynı düzeltme noktasında buluşturabildi Metin Özkan. Bir not daha, aramızdaki ilişki inişli-çıkışlıdır ama bu tür programlarda Muharrem Sarıkaya sakinliğinde anlatmanın çok daha etkili olduğuna inananlardanım ben. Bir tartışmadan aklımda en çok kalanlar bunlar oldu...