Çelebi ailesiyle ‘beach clup’ denilen ve denize girmek için eşek yüküyle para alan plajların müzik kavgasını, futbolcuların tatil keyfini, Ayşe Özyılmazel’in havuza girişini, Beren Saat’in plaj kapattığını, Eda Taşpınar’ın saatlerce güneşlendiğini, okuduğunuz, seyrettiğiniz Alaçatı demek aslında medya demektir... Yani sadece para ve şöhretin umursandığı, halka dair şeylerin görmezden gelindiği yer demektir....
***
Kemal Sunal uçakta kalp krizi geçirip ölmese uçaklarda defibltör cihazı olmayacaktı ya, Alaçatı’da da durum aynı. Alaçatı, Çeşme, Ilıca hattının tek özel hastanesinin olduğu yerde kavşak yok.
Ambulaslar siren çalarak giderken, 4 ışık, bir dönel çember, geçiyor ve bu 5-6 dakika sürüyor.Bir kalp krizinde 5-6 dakika demek yaşam ya da ölüm demektir. Alışveriş merkezleri, büyük mola yerleri için kavşak var ama hastaneye izin yok. Alaçatı, muhabir, yazar, medya yöneticisi kaynıyor ama bu eksik ancak bir ünlünün başına birşey geldiğinde haber olacak.
***
Alaçatı Pazarı’nda domatesin
3 kg’si 5 liraya satılıyor, 5 km geride, Ilıca Pazarı’nda aynı domatesin 5 kilogramı 5 lira. Sadece domates değil, su, yemek, aklınıza ne gelirse daha pahalı ve bunu “Kaliteyi ancak böyle koruyoruz” diye savunanları alkışlayan bir medya. Medya halkın sesidir değil mi, İDO’ya dair şikayetlere bakın, hemen hepsi köşe yazarlarının kendi başından geçenleri yazmasıyla başladı. Yeni sefere başlayan deniz uçağı, İstanbul-Alaçatı değil de İstabul-Akçay seferi yapsa bu kadar haber olur muydu? Geçen yıl 11 milyon turistin gitiği Antalya neden Alaçatı ya da Bodrum kadar haber olmuyor? Çünkü ünlüler ve medya nereyi severse orası haber oluyor.
***
Alaçatı siyasi haberler gibidir, sadece anı öğrenirsiniz, geçmiş bilinmez kalır.
Alaçatı, Cumhuriyet’in ilk yıllarındaki plansızlık sonucu el değmeden kalmıştır. Bağcılık yapan Rumlar gidince Boşnak ve Arnavut göçmenler yerleştirilmiş, onlar da bağları söküp tütün ekmişler. Yaşlılar, insanların daha önce hiç bilmedikleri zeytinyağlarını sokaklara döktüğünü anlatırlar.... Alaçatı artık sadece bir tatil beldesi değil aynı zamanda bir aynadır...