Bayern Münih-Chalsea Şampiyonlar Ligi Final maçını yayınladı Star Tv. İstatistikleri bu kadar ilginç bir maç daha seyretmedim. Bayern Münih 90 dakikada 17 korner attı, sonuç alamadı. Bitime 2 dakika kala Chelsea ilk kornerini attı, gol oldu, uzatmada da kupayı aldı. İşin yayıncılık kısmına gelince, yorumcu olmadan maç izlemek sanırım giderek daha keyifli hale geliyor. Maçtan hemen sonra saha içinde yapılan röportajlar, duştan sonra koridorlarda yapılan röportajlardan daha samimi oluyor. Kazanın kaybedeni alkışladığını, teselli ettiğini görmek de insana futbolu hatırlatıyor...
Konser çekimi
TRT HD, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nın 19 Mayıs Konseri’ni canlı yayınladı. Türkiye’de ne TRT ne de özel kanallarda senfoni orkestrası konserlerini yayınlamaya alışkın ekipler var. Hal böyle olunca TRT de işini şansa bırakmadı, yayında çok fazla kamera kullandı. Konser yayınlarında en önemli çekim, şef ve enstrümanların ahengidir ya, bol bol detay görme şansımız oldu. Yayının tek tatsız tarafı sanırım uzun ve bol teşekkürlü protokol konuşmasıydı. Keşke olmasa diyeceğim ama alışkanlıklardan kolay vazgeçilmiyor....
I-Pod devrimi
Cumartesi gecesi Discovery Channel’da çok ilginç bir belgesel vardı. Bugün i-phone ve i-pad’i elinden düşürmeyenlerin Apple’ın yükleşini ve Steve Job’s yarattığı mucizeyi anlamaları için ideal bir belgeseldi. En ilginç nokta i-pod çıkıncaya kadar Apple’ın ‘kaybetmiş’ ve pazar payı ufacık bir şirket olarak görülmesiydi. Ne zaman i-pod piyasaya sürüldü ve o beyaz kulakları takmak ayrıcalık haline geldi, yükseliş o zaman başlamış. İlginç olan bir başka noktanın da altını çizmek lazım. Apple’ın zor dönemleri anlatılırken genelde fotoğraflar kullanılmış. Bu demek oluyor ki, bugün sağlanan başarı, şirket yetkilileri tarafından da o zamanlarda öngörülememiş. Küçücük bir alet dünyanı ne kadar değiştirirse o kadar değiştirdi işte...