Yükseköğretim Kurulu, sessiz sedasız ama üniversite giriş sistemi açısından büyük bir adım sayılabilecek bir değişikliğe gitti.
Söz konusu değişikliğin, orta ve uzun vadede üniversite giriş sistemi üzerinde ve öğrencilerin önemli bir kısmının hayatında çok büyük sonuçları olacağından emin olabilirsiniz. Bana göre, bu değişiklik, ÖSYM’nin kuruluşundan bugüne kadar, giriş sisteminde yapılan en “ilginç” değişiklik. Şu ana kadar giriş sisteminde yapılan değişiklikler, daha ziyade, sınavın içeriği ve biçimine ilişkindi. Yeni düzenleme ise sınavdan ziyade, giriş sisteminin mantığına ilişkin.
Değişiklik şu: Yatay Geçiş Yönetmeliğiyle üniversite öğrencilerinin farklı puan türleri arasındaki yatay geçişleri esnetildi. Basitçe ifade edecek olursak, eskiden bir öğrenci, sadece başka bir üniversitedeki kendi bölümüne yatay geçiş yapabiliyordu. Şimdi, bazı istisnalarla, böyle bir sınırlandırma kaldırıldı.
YÖK duyurusu
İşte bundan dolayı 21 Nisan 2013 (dün), YÖK tarafından önemli bir duyuru yapıldı. Önemine binaen duyurunun ilgili kısmını olduğu gibi aktarmak istiyorum:
“Yükseköğretim Kurulunca son dönemde yeniden düzenlenen Yatay Geçiş Yönetmeliği ile üniversite öğrencilerinin farklı puan türleri arasındaki yatay geçişleri kolaylaştırılmıştır. Öğrencilerin yerleştikleri belli bir puan türündeki bölümden farklı bir puan türündeki bölüme yatay geçiş yapmak istemeleri halinde, öğrencinin sınava girdiği yıldaki ÖSYM merkezi yerleştirme puanları dikkate alınacaktır. Örneğin, İşletme (puan türü TM1) programında kayıtlı bir öğrencinin İnşaat Mühendisliği programına yatay geçiş yapmak istemesi durumunda, merkezi yerleştirme puanları arasında MF4 puanının bulunması gerekmektedir. Bu öğrencinin MF4 puanı, geçmek istediği İnşaat Mühendisliği programının sınava girdiği yılki taban puanına eşit veya yüksek olması durumunda, öğrenci belirlenen uygulama esasları çerçevesinde yatay geçiş yapabilecektir.”
Başka bir şekilde söyleyecek olursak, örneğin bir fizik bölümü öğrencisi, isterse felsefe, edebiyat veya bir mühendislik bölümüne geçebilecek. Bunun için yeniden giriş sınavına girmesine gerek yok!
Tabi bu öğrencinin üniversite giriş sınavına girdiği yılda geçmek istediği bölüme ait puan türünde belli bir puanı tutturması lazım. Bunun için de, adayın geçmek istediği bölüm için üniversite girişte kullanılan puan türü her ne ise, o puan türünde puanı olması lazım. Bundan dolayı, YÖK, üniversite giriş sistemine giren adayların LYS’deki bütün oturumlara girmesini tavsiye etti.
Bu tavsiye çok doğru ve anlamlı. Çünkü artık öyle bir çağda yaşıyoruz ki, insanların ilgi ve işleri çok hızlı değişebiliyor. Dahası, artık bir alanda mesleki bilgi edinip mezun olmaktan ziyade, sürekli öğrenme ve kendini geliştirmek, ön planda. Bundan dolayı, insanların eğitim almak istedikleri alanları keskin bir şekilde sınırlandırmak, oldukça sorunlu.
Türkiye eğitim sistemi, şu ana kadar en gelişmiş örneğini katsayı uygulamasında gördüğümüz üzere, katı uygulamalara ev sahipliği yaptı. YÖK’ün bu yeni değişikliğini, esnekliği tercih ettiği için, ben çok olumlu bir adım olarak değerlendiriyorum.
YÖK’ün bu yeni düzenlemesi, giriş sistemindeki arz ve talep dengesinin sağlanmasına da yardımcı olacaktır. Çünkü öğrenciler bölüm değiştirmek için yeniden giriş sınavına girmeye mecbur değiller artık...
Gençler bu hafta Boğaziçi’ne
Avrupa Endüstri Mühendisleri ve İşletme Öğrencileri Topluluğunun genel kurul ve konferansına 22-28 Nisan 2014 tarihleri arasında Boğaziçi Üniversitesi ev sahipliği yapacak. Boğaziçililerin girişimiyle İstanbul’da düzenlenen bu genel kurula 27 Avrupa ülkesinden 250 lisans öğrencisi ve 30 mezun katılacak. Gençler, beş gün boyunca topluluğun geleceğini tartışacak. Çok sayıda şirket kendi sunumlarını gerçekleştirecekler. 23 Nisan’da yöresel kültürleri de tanıtan bir açılış yapacaklar. Etkinlik, Güney Kampüste eskiden kilise olan tarihi bir binada (Albert Long Hall) gerçekleşecek.