Donanma Komutanlığı’ndan istifa eden Oramiral Nusret Güner bazı açıklamalarda bulunmuş. Bir gazetenin komutanla yaptığı röportajı yayınlamaması sürpriz değildir. Belki de onların kamuoyuna anlatmak değil kendilerinin bilmek istedikleri vardı. Şu sırada merak edilen şey orduya yönelik bu operasyonlar içinde bir gücün olup olmadığıdır.
Olay sadece bir suç takibi olsaydı devletin emniyet güçlerinin olayı ortaya çıkarması ve yargının buna dayanması gerekirdi. Dışarıdan bir ihbar olur ancak bunların da bilecekleri şeyin bir sınırı vardır. Eğer bir şey biliyorlarsa bu güvenlik güçlerine bildirilir ve onlar olayın tümünü aydınlatırlar. Amacım bu konudaki yargılamaları eleştirmek değildir. Ancak devletin en önemli kurumunu itham eden delillerin bir güç tarafından yargıya getirilmesi anlamsızdır.
Oramiral Güner’in olayı bir dış operasyona bağlaması doğru olabilir. Bir darbede Deniz Kuvvetlerinin rolü sınırlıdır. Komuta kademesinin darbeye karşı çıkmaması yeterlidir ve darbe sürecinin içinde bulunmaları gerekmez. Kısaca darbe karada yapılır ve denizciler değerlendirme yaparlar ve taraflarını belirlerler. Bu bakımdan olayın ayrıntılarının kendileri tarafından bilinmesi beklenmez. Sadece onaylarlar veya karşı çıkarlar. Bunun için de bir sürü belgeye ihtiyaç yoktur zaten bu belgelere ihtiyaç duyulmaz. Komuta kademesinin tavrının ne olacağını bilirseniz sonucu tam belirleyemezsiniz ama tüm güçlerin desteğini sağlamış olursunuz.
***
Deniz Kuvvetleri bundan önceki darbelerde aktif olmadı sadece destekledi. Bugün farklı bir senaryo yazılıyorsa bunun sebebinin de açıklanması gerekir. Yani Deniz Kuvvetleri ne yapacaktı?
Bu konuda görüş bildirmek zordur çünkü incelenmesi ama abartılı değerlendirmeler yapılması doğru değildir. Asıl önemli olan Sayın Orgeneralin olayın arkasında küresel destekçileri olduğunu düşünmesidir. Çünkü şimdiye kadar bu güç aranmadı ve böyle bir olay ciddiye alınmadı. Burada desteğin hem darbecilere hem de karşı çıkanlara olduğu gözleniyor. İktidar savaş araçlarının ve mühimmatın ülkede yapılmasına özen gösteriyor. Muhtemelen komutan bunu söylemek istiyor ama muhafazakar bir iktidarın orduyla yakınlaşmasını istemeyen güçler sürekli olarak bu ilişkiyi bozmak istiyorlar. Halkımızda orduya karşı olan yok denecek kadar azdır. Bu düşünceyi halktan ve özellikle ordudan uzaklaştırmak için iktidarın Cumhuriyet ilkelerine aykırı olduğuna asker ve halk inandırılır.
Son darbe olaylarının küresel bir güç tarafından desteklendiği düşüncesine katılıyorum. Ancak amaç sadece donanmaya yönelik değildi. Türkiye’de siyasetçi ile ordunun yakınlaşması kesinlikle istenmez. Dış odak bunun için hep iktidarın Cumhuriyet ilkelerine aykırı davrandığını söyler. Olayın içinde rol alan iç güçler, kuruluşumuzdan beri içimizde örgütlüdür ve giderek güçlerini artırdılar. Darbenin menşei yabancı güçlerdir ama içerideki yakınlarının etkisi büyüktür. Yani içerdeki güç dış desteğini devam ettirmek için onların her istediğini yapar ve zengin olur. Bugün de ekonomimizde yerleşiyorlar. Bir örnek vereyim. Avrupa’nın birçok ülkesinde konut yatırımları krize neden olurken biz de aynı biçimde bu yatırımları destekliyoruz ve sonuç benzer olacaktır. Oramiralin dış destekten söz etmesi bu yolda yürümemize destek olacaktır.