Hamza hoca ve oyuncular perşembe günkü 2-0’lık kötü sonuçlu Diyarbakır maçından iyi ders çıkarmışlar. Kalede Muslera ile başlamak zaten 1 puan diyorum, bir de Hamza hoca Melo’yu orta alanda Selçuk’la beraber kullanınca iki akıllıca hamleyle aslında bu maçın kilidi çözülmüş oldu.
Burak gibi 11 golle en fazla gol atan oyuncusu sahada olmayınca kazanmanın en onemli ve takımın çilingircisini Hamza hoca yine de ne olur ne olmaz diye kulübede tuttu.
Her iki takım da maçtan once stoperler konusunda eksikti. Hamza hoca Koray Gunter’in bu maça yetişmesiyle Hikmet hocadan daha şanslıydı bu anlamda.
Ç.Rizespor maçtan önce 3 büyüklere karşı hiç kaybetmemişti.
Maça cok iyi başlayan, sahada her yönüyle konsantre olan Galatasaraylı oyunculardı. Topa hakim olan ve hükmeden bir takım hüviyetindeki Galatasaray ilk 15 dk Rizespor’u kendi sahasına hapsetti.
Hamza hocanın Burak’ın yokluğunda Umut’un arkasında Sneijder’i oynatması taktik açıdan doğru karardı. Nitekim 7. dk da Hakan Balta’nın rakip arkası uzun pasına Selçuk’un asisti, 99 gün sonra gol atan Sneijder’in gol sevincine dönüstü.
Golden sonra Galatasaray takımı Sneijder’le Bruma’yla özellikle çok iyi pozisyonlar yakaladılar ancak kaleci Serkan Kırıntılı gerçekten iyi kurtarışlar yaparak takımının fark yemesini engelledi ve Rizespor takımındaki tek etkili oyuncu olarak öne çıktı.
İlk yarıda 44. dk da gecenin yıldızı Sneijder yaptığı asistle Bruma’yı golle buluşturdu. Hücum hattında çok etkili bir Galatasaray vardı sahada Selçuk, Emre, Sneijder,Bruma, Umut çok istekliydiler. Melo da orta alanda yerinde oynayınca çok daha verimli oldu.