Görünen o ki nasıl duyuyorsak oyuz! Fransız kulak burun boğaz uzmanı Prof. Dr. Tomatis’in geliştirdiği yöntem, hem anne-bebek bağının kurulmasını sağlıyor hem de sağ-sol beyin arasındaki dengeyi ve yaratıcılığı geliştirmeyi.
Dans etmenin, ritim duygusunun matematik öğrenmeyi kolaylaştırdığını biliyor muydunuz? Ya da aslında kulağımızla okuma yazma öğrendiğimizi?
Bazen en güzel haberler, arkadaşlar arasındaki sohbetten çıkıyor. Benim Anael Aile Merkezi kurucusu ve yöneticisi Iris Steinfeld ile tanışmam da böyle bir sohbetin sonucu. Bir arkadaşımın anlattığı terapi yöntemi çok ilginç gelince ben de soluğu Anael’de aldım... Viyana Üniversitesi’nde psikoloji eğitiminin ardından pedagoji alanında ihtisas yapan Steinfeld, uzun yıllardır Türkiye’de yaşayan, 20 yıldan bu yana ailelere ve çocuklara psikolojik danışmanlık sunan bir Avusturyalı. Onunla, kulak, müzik, duyma, ritim ve öğrenme, dinleme, odaklanma arasındaki ilişkiyi, Fransız kulak burun boğaz uzmanı Prof. Dr. Alfred Tomatis’in geliştirdiği Tomatis terapisini konuştuk. Anne babası opera sanatçısı olan Tomatis, II. Dünya Savaşı’ndan sonra pilotlar üzerine yaptığı çalışmaların ardından, gürültülü ortamlarda çalışanların işitme sisteminin bazı frekansları geç algılamaya başladığını, bu durumun da ruhsal ve fiziksel etkilere yol açtığını görmüş ve Tomatis terapisini geliştirmiş. Bu terapi yönteminin diğerlerinden farkını anlatırken önemli bir konuya değinen Steinfeld, “Anneler de terapiye katılmak zorunda” diyor. Nedenini açıklarken de çocukluk dönemine hatta annenin hamileliğine uzanıyor: “0-3 yaş arasında çocuklar annenin söylediklerinden çok ses tonuna, beden diline bakar. Eğer annenin ses tonu olumlu ise çocuğu aktif dinlemeye davet eder. İnsanlara aktif dinlemeyi öğretmek istiyoruz. Aktif dinleme, çevrede başka sesler olsa bile karşımızdakine odaklanmaktır. Çocuğu aktif dinlemezsek kendini ifade etmekten vazgeçer.”
Terapi için gelenlere ilk seansta ortakulak ve iç kulak frekans testi uygulanıyor. Aslında bu test, duyma kabiliyetinin yanı sıra fiziksel ve ruhsal durumu, yetenekleri, sağ ve sol beyin arasındaki etkileşimi de ortaya koyuyor. Ardından da kişinin ihtiyacı olan frekansları içeren, ona özel bir müzik oluşturuluyor ve ilki 10 gün süren terapilerde dinletiliyor. Daha sonraki süreç ihtiyaca göre belirleniyor. Müzikleri Mozart’tan seçtiklerini anlatan Steinfeld, “Çünkü hem kalın hem orta hem yüksek frekanslara ihtiyacımız var. Mozart’ın müziği ise tüm bunları barındırıyor. Kalın frekanslar beden farkındalığı, uyku kalitesi, denge sistemi, ritim duygusu, cinsel hayatımızı temsil ediyor. Orta frekanslar aktif dinleme, kendini ifade etme, okuma ve yazma konuları ile ilgili. Yüksek frekans da yaratıcılığımızı ve odaklanma gücümüzü ilgilendiriyor” diyor.
KONUŞMA TERAPİSİNDEN ÖNCE
Ben, kulakla okuma yazma kısmına takılıyorum. “Nasıl yani?” diye araya giriyorum. İşte açıklaması: “Bir çocuk, m-n, d-t, b-p seslerini ayırt edemiyorsa ve hatalı yazıyorsa, duymuyor demektir. Her yazdığımız kelime ve harfin, beynimizde fonolojik bir simgesi var. O simge net değilse net yazmanın imkanı yok. Avrupa’da Tomatis yöntemi konuşma terapisinden önce kullanılıyor.”
Biz neredeyse saatlerce konuştuk ama yerim belli... Son olarak yöntemin çocuklarda emzirme sorunlarından otizim ve hiperaktivite tedavisine; yetişkinlerde de uyku probleminin giderilmesiden, yabancı dil öğrenmeye kadar birçok alanda kullanıldığını söyleyeyim.
ANNENİN AJANDASI
Yaşasın yağmur yağıyor
Çocuklar için her an, her ortam oyun için uygun. Hele de yağmurlu havalar ve su birikintileri... Civil’in yeni sezon yağmurlukları çocukların yağmur keyfini doyasıya yaşamalarını sağlıyor. Rengarenk modelleri ile şıklığı ve hesaplı alışverişi buluşturan yağmurluklar hem anne babaları hem de çocukları mutlu ediyor.
Baykuş bilir
Okulda verilen ödevleri, bize iletilmesi gereken notları yazmak için her ay bir bloknot alıyorum Kerem ve Elvan’a. Birinin bu defterleri unutmalarını engellemesi gerekiyor ya, neyse. Belki bu kez bir baykuş işe yarar. Birçok kültürde bilgeliği simgeleyen baykuşlar, Keskin Color’ın bloknotlarını süslüyor. Bir de bu baykuş figürlüleri denemeli.
Aloe Vera doğallığı
ALOE VERA üreticilerinden LR Health&Beauty, Aloe Vera Baby Serisi ile anne ve bebeklere doğallığı sunuyor. Cildi beslediği belirtilen ürünlerin paraben ve mineral yağ içermediği ifade ediliyor. LR, özel olarak geliştirdiği yüzde 40’a varan yüksek aloe vera ve organik aynısafa içeren hafif formülü ile bebeklerin cildini nemlendirirken bakım sağladığı belirtiliyor.
Otizmin farkında mısınız?
Tohum Otizm Vakfı ve Starbucks, nisan ayı boyunca sürecek bir kampanya başlattı. Otizm konusunda farkındalığı artıracak ve belirtilere dikkat çekecek olan ‘Ben Büyüyünce’ kampanyasıyla birçok çocuk, erken tanı alabilecek ve eğitim ile topluma kazandırılabilecek. Sosyal medyada ise #benbüyüyünce etiketiyle yapılacak paylaşımlarla toplumun otizm konusunda bilinçlendirilmesi sağlanacak.