Maç öyle bir atmosferde oynandı ki TS maçı 10-0 kazansa kıymeti yoktu. UEFA ligine sürekli katıldığından olacak! şehrin ve taraftarın ilgisinin çok az olduğu bir maçtı.
Dünyanın en büyük şike davasının Uluslararası arenadaki tescili haberinin gölgesinde ve neredeyse 1-0 yenik sahaya çıktı Trabzonspor. Oyunun ilk dakikalarında yenecek bir gol maça heyecan getirir diyenleri gülümseten bir skoru tabelada görenler “Acaba” sorusunu sormaya başlamışlardı ki Henrique beraberliği getiren golü attı. Kukesi takımı ise ilk maçın aksine daha disiplinli ve atak bir görüntü sergiledi karşılaşmanın ilk yarısında.
Ligde oynadığı futbol ile kimselere umut vermeyen Trabzonspor’un forvet ve defanstaki yetersizliği Kukesi maçında çok sırıtmayabilir ama her biri en az 3-4 takım eleyerek UEFA Liginde guruplara kalan takımlar karşısında bariz hissedilir.
İkinci yarıya bir hevesle başlayan Kukesi’nin umitlerini Malouda’nın enfes golü bitirdi. İkinci golün ardından oyundan alınan Yusuf’un yerine Batuhan oyuna girerken taraftarın yenen goldeki hatasına rağmen Yusuf’u alkışlaması hafta içi Volkan Şen’e yapılan çirkin davranışa bir cevap niteliğindeydi adeta. 64. dakikada ilk maçın yıldızı Adrian’ın güzel pası ile Henrique’nin golü Kukesi’nin oyundan kopmasına neden oldu. Mustafa reşit Akçay’ın gol atsın, kendine gelsin ve formunu bulsun diye oyuna aldığı Batuhan’ın hiç bir varlık gösterememesi gelecek adına enseyi karartan durum olarak göze çarptı.
Şike nedeni ile Avrupa liginden men edilen FB’nin yerine Türk takımı almayan UEFA’ya karşı başta İstanbul basını olmak üzere kimsenin bir kelam etmemesini ve FB yerine UEFA ligi kurasına Kukesi’nin yeniden katılacak olmasını”ateistler” nasıl açıklıyor acaba?
UEFA’nın, 3 Temmuz’dan beri devekuşunu oynayan TFF’ye ve onun güdümlü kurullarına nazire yaparcasına şike yapan takımlara “Bir zahmet kura çekimine gelmeyin” dediği andan beri Hz Ömer adaleti sağlayıcılarından ses gelmiyor. Hayret!!!