Sürekli "Erdoğan üç vakte kadar gidici" diye fal bakan, pardon 'gazetecilik' yapanları biliyorsunuz. Unutmuş olabilirsiniz hatırlatayım: Özgürce "Erdoğan üç vakte kadar gidici" falını bakmaları için ABD'den ve Avrupa'dan maaş alan 'bağımsız gazeteciler'den bahsediyorum.
Şimdi haklı olarak soracaksınız: "Hem dışarıdan maaşa bağlanmışlar diyorsun hem de bağımsızlar diyorsun, bu nasıl bağımsız gazetecilik?"
Ben demiyorum onlar kendilerine 'Biz bağımsız gazeteciyiz' diyorlar. Çok da üzerinde durulacak bir mevzu değil, nihayetinde kadın satıcılarına 'iş insanı' denilen günümüzde ABD ve Avrupa'dan maaşa bağlanmış gazeteciler kendilerine 'bağımsız' demiş çok mu!..
Bu gayriahlâkî ilişkide alan memnun ama veren pek memnun değil. Geçmiş yazılarımda Türkiye'deki pek 'bağımsız gazeteciler' hakkında ABD'de yayımlanmış raporlardan bahsetmiştim. Özetle diyorlar ki, maaşa bağladığımız Türk gazetecilerine o kadar para verdik ama Erdoğan'ı iktidardan indirecek ortamı hazırlayamadılar.
Parayı verenlerin çaresizliği de raporlara yansımıştı: "Her ne kadar maaşa bağladığımız Türk gazeteciler istediğimiz neticeyi elde edemedilerse de elimizde bunlardan başka eleman olmadığından çalışmaya devam edilmeli!"
Mâlum 'bağımsız gazeteciler' yoluyla halkın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a olan teveccühünün önünü kesemeyenler üst üste darbeye yeltendiler lâkin başarılı olamadılar. Son umut Joe Biden'dı. Biden ABD Başkanı seçildiğinde kuburlarında şenlikler düzenlediler. ABD Başkanının seçim vaadlerinden biri de Erdoğan'ı iktidardan indirmekti. Biden açıkça "Türkiye'deki muhalefetle işbirliği yapacağız" diyordu.
Türkiye'deki pek 'bağımsız' politikacı, gazeteci, akademisyen ve sanatçının umudu Biden olmuştu! Lâkin umdukları gibi hâdiseler gelişmiyor. Başkan Erdoğan'ın aleyhine gördükleri her hâdiseden Erdoğan güçlenerek çıkıyor. Onlara da yeni fal açma yani yeni bir "Erdoğan gidici" videosu çekmek kalıyor. Ne yapsınlar, ekmek parası!
Geçen haftaki G20 Liderler Zirvesi'nde ABD Başkanı Joe Biden Cumhurbaşkanı Erdoğan'a asker selamı vermesi de morallerini bozdu. Erdoğan'ı yıkacak diye çaput bağladıkları Biden Erdoğan'ı görünce selama durdu!
Mezkûr kubur ehlinin artık tek umudu Başkan Erdoğan'ın ölmesi. İki gün önce kuburlarından "Erdoğan öldü" şayiasını yayıp kendi kendilerini tatmin ettiler. Bu soysuz güruh "Erdoğan öldü" yalanıyla kendilerinden geçip trans halinde Başkan Erdoğan'a sövdüler. Bu yönden "Erdoğan öldü" şayiasının yayılması iyi oldu. İçimizdeki bazı ılıkların "Kutuplaşmayalım" gibi aptalca söylemlerinin ne kadar havada kaldığı da görülmüş oldu. Bu soysuzlara acıyan, bu soysuzlara tebessüm eden bunlar gibidir!
Kendileri dışında herkese güvenen Türkiye'deki muhalefetin zavallığına bakın ki artık tek umutları Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın vefat etmesini beklemek. Onlar Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın vefat etmesini bekleye dursunlar ben yazımı, Roma'da yapılan G20 Liderler Zirvesi'nin ardından İtalyan basınında çıkan şu iki haberle noktalıyorum: "Ülkenin yüksek tirajlı gazetelerinden Corriere della Sera, zirveye katılan liderleri değerlendirirken, Cumhurbaşkanı Erdoğan için "Tüm sıcak dosyaların aranan ismi" başlığını attı.
Gazete, zirve boyunca pek çok liderin Erdoğan'ı görmek istediğine dikkati çekerek, "Ev sahibiyle beraber G20'nin diğer assolisti oldu. Türk Cumhurbaşkanı en sıcak dosyaların kaçınılmaz muhatabı." ifadesini kullandı.
Affariitaliani isimli internet haber sitesinde "Bu G20 Zirvesi, Erdoğan için başarılı geçti. O gerçek bir kazanan." değerlendirmesi yapıldı."