ABD Merkez Bankası FED’in ne zaman faiz artıracağı konusu piyasaların en sevdiği bilmece bulmacalardan biri.
Geçen hafta FED toplantısının ardından Başkan Yellen’in teknik bir ayrıntı verirken -Aylık alımlar bittikten 6 ay sonra- demesi, faiz artışının tarifeli tren seferi gibi Nisan 2015’te geleceği kanısını uyandırdı.
Bu işten en çok rahatsız olması gerken piyasa, ABD piyasası. Ama FED kararından sonra borsada S&P endeksi rekor kırdı. Ve ABD piyasası hiç öyle faiz artacakmış, kıyamet kopacakmış gibi davranmıyor.
FED toplantısından sonra birkaç şey oldu: Bazı veriler iyi geldi... Bu -Boşverin bir yıl sonrasını, şimdiye bakalım- havası yarattı. Ancak faiz artışına gerçek anlamda dayanak olacak veriler, hiç güçlü değil. İstihdam sürünüyor. Enflasyon yok. Konut, kötüleşmeyi sürdürüyor. FED’in en önem verdiği konut sektöründe fiyatlar ve talep, olması gereken yerde değil. Kar kış yüzünden- dediler, ancak kar yağmayan tropik eyaletlerde de konut sektörü kötü. Çünkü bankacılık sektörü hâlâ millete uygun kredi vermiyor. Bankalar krizden sonra kredi verme standartlarını o kadar yükselttiler ki, konut kredisi almak Niagara Şelalesi üzerinde yürümekten zor. Bankalar çatıya kadar parayla dolu. FED o parayı millete kredi olarak dağıtsın diye veriyordu, bankalar parayı dağıtmayıp üzerine oturunca, umulan canlanma gelmedi. FED de zaten bu yüzden meşhur aylık alımları durduruyor.
Şimdi FED faiz artışı gerçekten Nisan 2015’te mi? Hayır değil. Yellen bir tarih vermedi... Vermediğini FED toplantısı ardından doğan hava ve FED bölge başkanlarının açıklamaları da gösteriyor. Başkanlar -Sonuç bildirisine bakın- dediler. Sonuç bildirisi -Geniş para politiksı sürecek- diyor. FED içindeki bazı şahinlerin -faiz artışı istemesi bir yana, FED daha ekonominin nereye gittiğini göremiyor.
Diyelim, işler çok iyi gitti, ekonomi canlandı... İstihdam ve konut düzelse bile FED’in faiz artırmak için enflasyon görmesi gerek. Enflasyon ortada yok. Yüzde 2 enflasyon olsa bile FED’in hemen el frenini çekecek hali yok, piyasa yüzde 3’e kadar yolu olduğunu biliyor.
İşler o kadar iyi gitmezse, orta karar giderse faiz artış kararı 2015 sonuna uzayacak. Hâlâ -faiz 2016’da artar- diyen önemli banka analizleri var. Bu arada -artacak- denen faizin ilk aşamada 0.25’ten daha kabadayı olması beklenmiyor.
Sonuçta, FED’in faiz artırma tarihi yok. FED’in bazı niyetleri ve iyimser tahminleri var, onlar tutarsa, 2015 sonbaharında birşeyler yapabilir. Aylık alımları azaltması, ekonomi iyiye gittiği için değil, aylık alımlar bir işe yaramadığı için. Aylık alımların bitmesinin ardından otomatik faiz artışı gelmeyecek. Asıl o zaman ekonomi canlanıyor mu, ne oluyor diye sorulacak. Bu sorular 2014 sonunda sorulacak. Burada temel soru -ilk faiz artışı 2015 mi, 2016 mı?
Piyasa telaşlanır FED’den önce kendi başına faiz artırırsa, FED telaşlanıp başka likidite kanalları açıp, piyasayı yatıştırmaya çalışacak. Bunlar aylık alımlardan bağımsız gelişmeler.
FED şimdiye dek el yordamıyla gitti, bundan sonra da -haritası çizilmemiş sularda- dolaştığını FED Başkanları söylüyor. Dünya bir acayip: Japonya parasal genişlemeyi sürdürüyor. Çin’de bozulan veriler -parasal genişleme- beklentisi yaratıyor. Avrupa Merkez Bankası’na -Faiz indir, genişle- baskısı var. Daha dünyada -faiz artırıyoruz- dedirtecek ekonomik canlanma yok.
O canlanma ABD’de teyid edilirse, FED faiz artış kulvarına girer. Girdiği zaman da dünya alem bilir, hazırlanır, sürpriz olmaz... FED faiz artışı dünyanın sonu değil. FED faiz artışı, Türkiye’ye sermaye girişini kesecek bir faktör değil. FED üzerinden korku senaryolarına gerek yok. FED zaten -benden korkmayın- diyor. Zaten bu işler şimdinin değil, gelecek yılın işleri.