Soğuk havada metabolizmanın yavaşlaması ve vücudun daha fazla su tutması yüzünden fazla kilo alımı kaçınılmaz hale geliyor. Öğün saatleri ve besin seçiminde yapacağınız değişikliklerle metabolizmayı harekete geçirmek mümkün.
Düzenli çalışan bir metabolizma vücudumuzdaki hayati organlara aşırı yüklenmemek açısından son derece önemlidir. Bunu sağlamanın yolu öğün kontrolüyle mümkün. Günde 3 ana 1 ara öğünle beslenme modeli hem gün içinde sürekli aynı performans düzeyini korumak, yorgunlukları önlemek ve vücut direncini sürekli kılmak açısından da gereklidir. Öğün aralarının uzaması durumunda; protein az kullanılıyor. İdrarla protein yapısındaki azot atılıyor, vücut ödem tutuyor. Bunun sonucunda kan yağları artıyor, kilo ve kalp hastalığı riski başgösteriyor.
Düşük karbonhidrat zayıflatmaz
Öğün sayısı kadar önemli olan diğer bir konu da; öğünlerde besin öğelerinin dağılımıdır. Aşırı karbonhidrat tüketimi sonucunda vücut canlılığını yitirir. Bunun nedeni; vücudun protein üretmekte zorlanmasıdır. Vücut bazı proteinleri üretemez. Üç ana öğünde beslenerek bu protein yapım parçalarını dengeli bir şekilde vücuda almak mümkün olur. Öğünler aralarındaki sürenin en fazla 5 saat olması idealdir. Araştırmalar karbonhidratın düşük olması durumunda kanda yağ asitlerinin arttığını gösteriyor. Karbonhidrat miktarının az olması sonucunda proteinler enerji üretmek amacıyla kullanılırlar. Bu da istenilen bir durum değildir. Bu nedenle günlük enerjinin karbonhidratlar (enerjinin yüzde 55-60’ı), proteinler (enerjinin yüzde 10-15’i) ve yağlardan (enerjinin yüzde 25-30’u) gelen miktarı önemlidir.
Kan şekeri kiloyu belirliyor
Vücudumuz enerjiyi kanda bulunan şeker ile sağlar. Kan şekerinin yeterli düzeyde olması, enerji üretimi için önemlidir. Kandaki şekerin düşmeye başlamasıyla; yorgunluk, dikkat azalması, güçsüzlük, acıkma ve bu sürenin uzamasıyla baş ağrısı görülür. Tam tersi olarak aşırı besin alımı ile kan şekerindeki istenmeyen yükseklik; uyku hali yaratır. Bu nedenle, azar azar sık sık beslenme modeli kan şekerinin düzenli tutulması için çok önemlidir. Üç ana ve bir ara öğün olarak, günlük almamız gereken besinleri zaman dilimlerine bölmek; vücudun sağlıklı çalışması, sindirim sisteminin çalışması, aşırı açlık nedeniyle bir sonraki öğünde aşırı yemek tüketimin engellenmesi, ağırlık kontrolü, kan şekerinin düzenli tutulması, gün içindeki halsizlik, yorgunluk ve baş ağrılarının önlenmesi açısından son derece önemlidir.