Dolar tepetaklak oldu. Manzara-i umumiyeye bir daha bakalım.
Muhalefet hala kendine gelemedi. Büyük şaşkınlık yaşıyorlar. Çünkü "Demirtaş ve Kavala bırakılırsa ancak dolar düşer" diyorlardı. İkisi de içerde.
Muhalefet erken seçim baskısı için doların yükselmesine sarılmıştı. Onlara göre Türkiye yönetilemiyordu. Vatandaş isyan halindeydi. Çare erken seçimdi.
Lakin iktidar, hiç beklemedikleri bir başarı kazandı.
MHP lideri Bahçeli ve Cumhurbaşkanı Erdoğan noktayı koydu; seçim Haziran 2023'te...
Şimdi erken seçim lafını edemez oldular.
Erken seçim olacak diye adaylık konusunda aralarında top çeviriyorlardı. Kılıçdaroğlu'nu da epey havaya sokmuşlardı. Şimdi baka kaldılar. Dut yemiş bülbüle döndüler desek bülbüle hakaret olur.
Muhalefetin en büyük handikabı seçmene güven/umut veremiyorlar.
İktidara yükleniyorlar, "Erdoğan gitmeli" diyorlar ama devamında gelen soru şu oluyor: Tamam Erdoğan gitsin de Kılıçdaroğlu mu gelsin? Mansur Yavaş mı, İmamoğlu mu, Akşener mi daha iyi yönetecek Türkiye'yi?
Davutoğlu, Babacan ve Karamollaoğlu'nu geç...
Bu isimler kendilerini inkar ettiler, yıllardır durdukları yerde değiller.
Davutoğlu ve Babacan vefasız ve nankör. Millet şimdiden, "Erdoğan'ı satan, herkesi satar" diyor.
Karamollaoğlu'nun şirazesi kaymış. "Kılıçdaroğlu bir babayiğit" diyor.
Muhalefetin en büyük açmazı ise samimiyetsizlik ve ilkesizlik.
Seçimleri kazanıp "Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi getireceğiz" diyorlar. Ama buna kendileri samimiyetle inanmıyor. Nedir bu sistem? Nasıl getirecekler? Hazırlık dönemi kaç yıl? "Partisiz aday olacak" diyorlar, adı geçenlerin hepsi partili. Aday partili olmazsa, kendini seçen partilerin genel başkanlarına nasıl söz geçirecek? Geçiremeyince ne olacak? Bu soruların hiçbirinin cevabı yok.
Türkiye böyle bir belirsizliğin içine atılır mı?
En önemlisi de "demokrasi getireceğiz" diyorlar ama kaostan, sokaktan, dış baskılardan/Biden'dan medet umuyorlar.
Biden'ın desteği ile demokrasi geleceğine inanan var mı bu ülkede?
ABD hiçbir zaman Türkiye'de demokrasinin yerleşmesinden yana olmadı.
Tam tersine bütün demokrasi dışı müdahalelerin, darbelerin arkasında ABD oldu.
Erken seçim gündemden kalktığına göre şimdi muhalefettekiler kaybetme zeminine hızla kayacak.
Kimler kaybedecek?
Erdoğan gitsin de isterse Türkiye batsın diyen kifayetsiz muhterisler...
Türkiye'nin İHA'sından SİHA'sından rahatsız olan vatan hainleri...
Hala "Kürdistan" diye sayıklayan ABD görevlileri...
Onlarla iş tutmaya çalışan gözü dönmüş politikacı tayfası...
Vefasızlar ve nankörler takımı...
Köşesinde, "Rumlar öyle meze yapar ki kardeşim, helali hoş olsun, Kıbrıs'ı veresin gelir" diyen müptezeller...
Fonlanan gazeteciler, yazarlar...
Sosyal medyada organize olan FETÖ'cüler, PKK'lılar...
Puta tapar kendisine tapanlara hala "Yunanistan kardeşiniz, Almanya kardeşiniz, kaçın onlara sığının" diyen Pensilvanya'daki FETÖ elebaşı Fetullah Gülen...
Kandil'deki terör baronları...
HDP ile iş tutan İP, SP, DEVA ve Gelecek kadroları...
Erdoğan'ın, 26 milyon 330 bin 823 (yüzde 52,59) oy ile milletin seçtiği Cumhurbaşkanı olduğunu unutturmaya çalışan milli irade düşmanı cuntacılar, vesayetçiler...
Türkiye'de siyaseti; terör örgütleri ile baskıyla, ambargolarla dizayn etmeye kalkan emperyalistler...