CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu şehit cenazesinde yumruklandı. Şu sorulara cevap aradım:
1. CHP, 31 Mart seçimlerinde PKK’nın siyasi kolu HDP ile aleni ittifak yaptı. HDP Genel Başkanının, “İstanbul ve Ankara’da bizim sayemizde kazanacaksınız, bunu aklınızdan çıkarmayın” lafını sineye çektiler. Bir televizyon programında Kılıçdaroğlu, “ne yani PYD/YPG Suriye’de bize mi saldıracak?” dedi.
Bunların arkasından Kılıçdaroğlu, hem de peşpeşe ikinci şehidini vermiş milliyetçiliği malûm bir beldeye giderken, kendisine gösterilecek tepkileri neden hesaplayamadı? Hesaplayamadı mı, bile bile mi gitti?
2. Tepkileri bile bile gittiğinin getirdiği asıl soru: Kılıçdaroğlu neden kimseye haber vermedi?
Bir de yalan söyledi, “muhtara, aileye haber verdik, daha kime haber verecektik?” dedi. “Haber vermediysek kaymakam beni niye karşıladı?” dedi.
Yalan söyledi çünkü şehidin babası, mahallenin muhtarı “bize haber verilmedi” dediler.
Kaymakamlık yazılı açıklama yaptı; “Sayın Milli Savunma Bakanımızı beklerken sayın CHP Genel Başkanı da gelmiş ve o anda spontane olarak karşılanmıştır. Özel olarak bilgi dâhilinde planlı bir karşılama olmadığı gibi gelişinden o anda bilgimiz olmuştur." dendi.
CHP adına yapılan açıklamalarda da yalan söylendi. Kılıçdaroğlu’nun koruma müdürünün Ankara emniyetine haber verdiği ileri sürüldü.
Ankara Emniyet Müdürlüğü,
Kılıçdaroğlu’nun şehit cenazesine katılacağına dair kendilerine yazılı ve sözlü bir bildirimde bulunulmadığını açıkladı. Evet, saat 10.03'te Koruma Şube Müdürlüğü Nöbetçi Amirliği, telefon aranarak cenaze yeri, saati ve cenaze yakınlarının irtibat bilgileri istenmiş ama "Katılım durumu bildirilmediği gibi sorulduğunda ise henüz programın belli olmadığı söylenmiştir" denildi.
Evet, soru çok önemli, Kılıçdaroğlu neden kendisiyle ilgili tedbirlerin alınmasını devre dışı bırakan bir şekilde şehit cenazesine katılmıştır?
3. 27 Mayıs darbesine giden yolda hala sorgulanan İsmet İnönü’ye yönelik üç saldırı hatırlanınca, acaba siyasî rant adına bir tezgâh mı söz konusu diye düşünülebilir.
Bir tezgâh varsa, bu tezgâh, İstanbul seçimleriyle ilgili YSK kararlarını etkilemek için kurulmuş olabilir mi?
4. Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Sayın Bahçeli, ne biliyorlardı ki veya ne düşündüler ki, Sayın Kılıçdaroğlu’na geçmiş olsun demediler?
Erdoğan, “Yorumumu yaptım. Daha niye arayayım?” dedi.
Bahçeli, "Olaydan memnuniyet duymak mümkün değildir.” dedi ve ekledi: "Televizyonda yaşlı bir adam yumruk atıyor. O adama yumruk attıracak kadar ne yaptın sen Kemal Kılıçdaroğlu?”
5. Şehit cenazesinde Kılıçdaroğlu neden yumruklandı?
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Bizim bulgularımızda şu ana kadar provokasyon tespitimiz söz konusu değildir." ifadelerini kullandı.
Provokasyon yoksa ne var?
Tamam, sebebi ne olursa olsun yumruklamayı, şiddeti mazur göremeyiz.
Tamam, herkesin, hele ana muhalefet partisi liderinin şehit cenazesine katılma hakkı var.
Şahit ailelerinin, yakınlarının da, milletimizin de, PKK’nın siyasi kolu HDP ile işbirliği yapanları protesto hakkı var.
Çubuk’ta yanlış olan atılan yumruktur.
Akkuzulu Mahallesi'nin muhtarı Halil Kökmen bakın ne diyor:
"Oradakiler tamamen mahallemizin halkıydı. Dışarıdan gelen yoktu. O anki öfkeyle bir şey oldu. Halk, 'PKK ile birlik olmayın, askerimiz ile güvenlik güçlerimiz ile birlik olun.' diye bağırdı.”
CHP, İyi Parti ve Saadet Partisi yöneticileri, HDP ile işbirliği yapmanın milletimizde biriken öfkesini görmelidir.