İnsanoğlunun geçmişte yaşananlardan ders alma gibi bir yeteneği vardır. Ama maalesef bu güzel özellik bazılarımızda var olmayabiliyor. Geçmişte yaşananlardan ders almayanlar ise sonuçta büyük bir hüsrana uğrayıp hayal kırıklığı yaşıyorlar.
Tıpkı CHP'de milletvekili adaylığı reddedilen "sözde ilahiyatçı" Fatma Yavuz gibi...
Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (sav), ümmetinin ahir zamandaki durumunu ifade etmek için "Sizler, öncekilerin yolunu karış karış, arşın arşın izleyeceksiniz/onların inançları ve yaşayışlarını ölçü edineceksiniz. İnsanın giremeyeceği küçük bir keler (kertenkele) deliğine girecek olsalar, siz de onları takip edeceksiniz." buyuruyor.
Keler deliğinden geçmek isteyenlerin sonuncusu geçtiğimiz günlerde büyük bir hayal kırıklığı yaşadı. Fatma Yavuz uzun zamandır LGBT destekçiliğiyle ve CHP zihniyetinin yanında yer alan açıklamalarıyla gündemde kalmıştı.
Çoktandır gerek yazdıkları gerek söyledikleri gerekse eylemleriyle bu zihniyetin ekmeğine yağ sürmekle meşguldü. CHP; kendi zihniyetini yaymak için bulunmaz bir fırsat olduğunu düşünüp, ayağına kadar gelen fırsatı değerlendirme konusunda oldukça bonkör davrandı.
Laikler, Kemalistler ve İstanbul Sözleşmesi taraftarlarını temsil eden yazılı ve görsel basın, Fatma Yavuz'u adeta tepe tepe kullandılar.
Kendisine verilen gazın etkisinde kalan Yavuz o kadar çok havaya girmişti ki bir ara başörtüsünü çıkaracağı tehdidinde bile bulundu!
Bütün bu yaptığı hamleler ve taklalar ile siyaseten geri döndürülemeyeceğini, kendisini sahipleneceklerini, kendisine değer verileceğini sanan Fatma Yavuz, CHP'den milletvekili aday adaylığı başvurusunda bulundu.
Yavuz, listelere gireceğinden adı gibi emindi çünkü daha önce tabiri caizse keler deliğinden geçmek için atmadığı takla kalmamıştı.
Lakin ne yaparsa yapsın keler deliğinden geçemediğini listeler açıklandığında gördü. Yavuz, CHP'nin milletvekili listelerine girememişti.
Yavuz'un uğradığı hayal kırıklığı, adaylığının reddedilişinden sonra yaptığı açıklamada hem sözlerine hem de yüzüne yansımıştı: "Bir süredir yaşadığım süreç sonunda oluşan kanaatim odur ki CHP tabanı beni/benim gibi bir profili istemiyor. Tercihlerine saygı duyuyor ve yolumu ayırıyorum."
Günaydın...
Şükür ki gerçeğin bir kısmını görebildi Fatma Yavuz!
Bizler CHP zihniyetini yıllardır anlatmaya çalışıyoruz.
Anlattıklarımız salt siyaset ya da seçim odaklı değil. Yüz yıldır boğuştuğumuz bu zihniyeti anlatmak her zaman görevimiz.
CHP zihniyetinin de siyasetinin de din, diyanet, dindar, Kur'an, başörtüsü gibi kavramlardan hiç hazzetmediği, asla da hazzetmeyeceği defalarca dile getirildi. CHP zihniyeti geçmişte olduğu gibi bugün de milli ve manevi değerlerle asla barışık olmamıştır, gelecekte de olmayacaktır.
Başındaki örtünün hatırına ve zahire bakarak hüküm verebilme hakkımı kullanarak Fatma Yavuz'a sormak isterim:
Değdi mi?!
İnandığın değerleri ayaklar altına almak, neredeyse başörtüsünü bile çıkarıp atmak elde ettiklerine değdi mi?
Keler deliğinden geçmeye çalışmak sana ne kazandırdı? Geçebildin mi?
Aslında Yavuz'un uğradığı hayal kırıklığı biziler için iyi oldu diyebiliriz.
Son kertede çok fazla kişi bu delikten geçmek adına yarış halindeler.
Daha önce de dile getirmiştik: Saflarına girip hainliklerini setrettiğiniz güruhun, size zerre kadar değer verdiğini mi düşünüyorsunuz?!
Keler deliğinden geçmeye çalışan bu kişiler de inşallah Fatma Yavuz'un durumundan ibret alırlar.
Alırlar da CHP zihniyetinin asla değişmeyeceğinin farkına varırlar.
Keler deliğinden geçmek isteyenlere duyurulur...