"Yalnızca bir yol makbulse bu kadar ülke dil ve kültür nasıl bir araya gelebilir?"
"Ey İnsanlar! Şüphesiz sizi bir erkek ile bir dişiden yarattık, tanışasınız diye sizi kavim ve kabilelere ayırdık. Allah katında en değerli olanınız O'na itaatsizlikte en fazla sakınanızdır."
"Bu dünyaya uluslar ve kabileler olarak dağılmış olduğumuza inanmak için yetiştirildik. Böylece birbirimizi öğrenebilir ve farklılıklarımızdaki güzellikleri bulabiliriz."
"Şu anda bizi burada birleştiren şey, bizi bölen şeyden daha büyüktür."
Bu konuşmanın benzerleri dünya üzerinde belki de defalarca yapıldı. Ama yukarıdaki diyaloğu önemli kılan, Katar'da yapılan dünya futbol turnuvasının açılış seremonisinde yapılmış olması. Ünlü aktör Morgan Freeman ile Katarlı Ghanim al Muftah arasında geçen bu diyalog İslam'ın barış mesajını dünyaya iletti.
Açılış merasiminde yaşanan bu sahne; görüntülü, yazılı ve sosyal medya mecraları aracılığıyla milyarlarca insana ulaştı, ulaşmaya devam ediyor. İslam'ın aydınlık yüzünü göstermek adına Katarlı yetkililerce düşünülmüş takdire şayan bir hareket.
İşin bir diğer sevindiren tarafı dünya kupası sırasında İslam'ın aydınlık mesajının insanlara ulaştırılması için yapılanların bununla sınırlı kalmamış olması. Birkaç hafta önceki yazımızda dile getirmiş olduğumuz "Futbol sadece futbol değildir." sözü Katarlı yetkililerce sahaya çok güzel bir şekilde yansıtılmış.
Güzel ve yerinde bir yöntemle Katar İslam'ın güzelliklerini göstermek adına hiçbir harcamadan kaçınmadan büyük bir reklam yapıyor. "Bir insanın hidayetine vesile olmanız, üzerine güneşin doğduğu her şeyden daha kıymetli ve daha hayırlıdır!" hadisi şerifi Katar devleti tarafından adeta sertac edilmiş durumda.
Peki, neler yapılmış?
Tribünlere futbol seyretmek için gelen taraftarlara; içinde 8 dilde İslam'ı ve Kur'an'ı anlatan katalogların bulunduğu çanta hediye ediliyor.
Ayet ve hadislerin yine 8 dilde mealiyle süslenen panolarla izleyicilerin İslam'ı tanımaları sağlanıyor. Güzel sesli müezzinlerle ezanın rahatlatıcı etkisi hissettiriliyor.
İki bin kişilik bir kadroyla İslam'a davet projesi oluşturularak isteyenlere İslam anlatılıyor. Birçok kültür merkezinde sergiler açılarak gelen insanlara İslam anlatılıyor.
Kanaatimizce Katar'ın en büyük başarısı ise dünya tarafından dayatılmaya çalışılan LGBT baskısına boyun eğmemesi oldu. LGBT'ye karşı artan pozitif ayrımcılığa karşı çıkan Katar'ın bu tutumu karşılık buldu. Dünyaca ünlü futbolcu Cristiano Ronaldo, dünya Kupası maçlarına çıkarken LGBT temalı 'One Love' yazılı kol bandı takmayı reddetti. Katar'ın LGBT yasağına karşı çıkarak bantları takmakta ısrarcı olan İngiltere ve Galler takımları da geri adım attı. Zorunlu olarak başarılamayan ve engel olunamayan hususlar ise bunların gölgesinde kalacaktır.
FIFA ile yapılan anlaşma gereği uygulanan kurallar neticesinde, LGBT hiçbir devlet ve kurum tarafından görmediği bir mağlubiyeti yaşıyor.
Bu zamana kadar Kupa'nın oynandığı ülkelerin hepsi açılış ve turnuva boyunca kendi kültürlerini dünyaya tanıtmaya çalıştı. Katar da "bizim kültürümüz de bu" dercesine doğal hakkını kullanıyor.
Kupa kapsamında düzenlenen etkinliklerin namaz saatine denk gelmiş olması durumunda ibadet için ara verilerek Müslümanların dinlerine karşı saygıları dünyaya gösteriliyor.
Batı insanı tarafından da ilgiyle takip edilen vaiz Dr. Zakir Naik turnuvaya getiriliyor ve konferanslar hazırlanıyor.
Yüzyıllardır İslam toplumu tarafından yapılamayan "iyiliği emretmek ve insanları kötülükten menetmek" emri büyük bir hizmet olarak gerçekleştiriliyor.
Katar bütün bunların yanında, Müslümanların evrensel bir organizasyonu en iyi ve kaliteli biçimde nasıl yapabileceğini de göstermiş oluyor.
Her şeyden önce dünyanın algısına yerleştirilmeye çalışılan İslam ve terör algısı hâk ile yeksan edilerek İslam'ın güzellikler dini olduğu sergileniyor.
Üstat Sezai Karakoç'un gençlere öğüt niteliğinde söylediği sözü karşılık bulmuş durumda: "İslâm'ı öyle sağ ve diri, canlı yaşa ki seni öldürmeye gelen sende dirilsin."
Bütün bunların ardından gelen yüzlerce insanın İslam'ı seçtiği haberleri (her ne kadar resmi rakamlar olmasa da) yapılanların karşılık bulduğunu gösteriyor.
Katar'ın yapmış olduğu bu organizasyon sayesinde dünya futboldan daha çok İslam'ı konuşur durumda.
Keşke dünya futbol turnuvasında Katar'ın gösterdiği hassasiyeti hayatımızın her anına yansıtabilsek...
