Aykut Kocaman’ın yönettiği kadroya çok önemli oyuncular katıldı. Ancak Ligin başından bu yana Fenerbahçe’de bu eklemelere koşut bir gelişme gözlenmedi. Fenerbahçe’de mücadele dinamizmi oyun akışında giderek eriyor. Oysa Kocaman’ın kafasında toplam koşu mesafesi artmış bir Fener var. ‘Koşmayı’ yılın moda konusu yaptık! Ne var ki bununla neyi kovaladığımızı net olarak ortaya koyamadık. Koşmanın içi dolu olmalı. Koşarken üretmelisin. Rakibi bozmalısın, top kazanmalısın, organizasyon yapmalısın... Koşmanın hızı ve bu hız içinde tekniği iyi kullanıp kullanamadığınız önemli. Fenerbahçe’nin koşusu düşük viteste bir koşu. Bu eğer rakip de yavaşlığa razı oluyorsa işine yarıyor. Çünkü o zaman bireysel kalitesi öne çıkabiliyor. Kasımpaşa işte bunun oluşmasına izin vermeyen bir anlayışla savaşım verdi. Özellikle Alex’in top almasının, aldığı topları göndereceği yolları kapamanın çabasını harcadı. Orta alanı iyi kontrol etti. Özer’in, ilk yarıda Meireles’ten daha uzun mesafe kat etmesi bundandı. İki takım da öncelikle diğerini iyi kontrol etme amacını güdünce, oyun gol üretimine kapatılmış gibi oldu ve ilk yarıda ikisi de çerçeveleri bulan şut bile atamadılar!
Aykut Kocaman ikinci yarıya ‘köklü’ değişiklikle çıktı. Tempoya katkısı olmayan, bireyselde de verimsiz adamlar Alex ile Stoch’un yerlerine Caner ve Kuyt’u aldı. Onlarla, önceki maçlardaki gibi mücadele düzeyindeki düşüşü önleyebilir ve kanatlarda etkili olarak hücum zenginliğini artırabilirdi. Hamlesi Fenerbahçe’den çok Kasımpaşa’yı daha canlı olmaya itti. Maçın temposu, şut sayısı, gol pozisyonu ve heyecanı arttı. İki takım da maçın üç puanını ısrarla istemeye koyuldu. Burada dikkati çeken oturmuş ve eklemelerle güçlenmiş Fenerbahçe karşısında yeni kurulmuş takım Kasımpaşa’nın sahip olduğu mücadele gücü ve özgüvendi. Yönetim Kurulu yeniydi. Ama demek ki soyundukları işi iyi biliyorlardı. Buna yetenekli idiler. Ligin daha altıncı haftasında yılların takımına kafa tutacak bir kadro oluşturabilmişlerdi. Takım, teknik adamları değişmesine ve görevdeki geçici olmasına karşın oturmuş bir ekip kimliği gösterebildi. Dün akşam Kasımpaşalı futbolcular ve özellikle o takımı kuran yöneticiler Süper Lige çok iyi bir örnek oluşturdular.