Kasım ve aralık yeme-içme dünyası için belki de en hareketli aylar. Yeni ürünler, hasat takvimi, festivaller, şenlikler, paneller bakalım kasımda neler oluyor?
En gösterişli yemek festivali
Her yıl kasım ayının son pazar günü, Tayland’ın başkenti Bangkok, Lopburi kasabasında düzenlenen Maymun Açık Büfe Festivali’nde (Monkey Buffet Festival), yaşayan 3 bin maymun için meyve ve sebzelerle donatılmış devasa bir açık büfe kuruluyor. Dünyanın en ilginç festivallerinden!
Hasat güzeli zeytin
Zeytin varsa hayat var. Kasım, onun ayı. Tam da hasat zamanı gelmişken gerçek bir mucize olan hurma zeytinini hatırlatalım. Karaburun’un bölgeye özel, doğal yolla elde edilen ve az bulunan zeytin cinsi olan hurma için şimdiden geri sayım başladı. 10-15 gün içinde tükenecektir, ender bulunan bu cinsi denemek istiyorsanız, aklınızda olsun. Taze tüketilmesi gereken zeytinin en şifalı suyu, soğuk sıkım zeytinyağını ise bu aylarda temin etmeyi ve bekletmeden tüketmeyi unutmayın.
Şile Tohum Takası Şenliği
Şile Belediyesi bugün günü üçüncü kez Tohum Takas Şenliği’ne ev sahipliği yaparak ata tohumlarının değerine dikkat çekiyor. Yerli tohumları ve iyi, temiz, adil gıda ile beslenmeye yönelik yapılan etkinlikte aynı zamanda İstanbul’un ilk yeryüzü pazar adayı Şile Doğal Ürünler Pazarı tescilleniyor. Lezzet atölyelerinden çocuk atölyelerine, doktor görüşlerinden biyolog konuşmalarına, müzik dinletilerinden doğal ürünlerden yapılan tarhana ikramına festival tadında bir hafta sonu sağlıklı ve doğal beslenme meraklılarını bekliyor.
Şekersiz bir hayat için hazırlanın!
Şeker sizi bırakmadan siz onu bırakın. Yeni yıla girmeden rafine şekeri geride bırakmak için kasım ayında kendinizi buna hazırlayın. Neden mi? Amerikan Kalp Vakfı geçtiğimiz günlerde yeni bir rapor yayımladı. Rafine şekerin kalp krizi dahil, insülin direnci, tansiyon rahatsızlıkları konusunda en önemli sebep olduğunu, şekerin ölümcül hastalık riskleri altına soktuğunu açıkladı. Hemen ilk bulduğunuz kitapçıya girip uzun süren bir rahatsızlık sonucu tecrübelerimi derlediğim şekerSİZ kitabımın sayfalarını aralayın, bu yolun aslında hiç de zor bir yol olmadığını göreceksiniz.
Sirha Fuarı başlıyor
Restoran, otel işletmeleri ve yiyecek içecek sektörünün Türkiye’de buluştuğu, 26-28 Kasım günleri arasında düzenlenecek Sirha Fuarı’nda, sektörden bir çok şef, dernek ve firmalar olacak. Mutfak Dostları Derneği (MDD) ise fuarda Slow Food projesi olan ESSEDRA’nın Türkiye ortağı olarak, çeşitli yörelerden belirlenen ürünlerle bu fuarda geçtiğimiz yılki gibi ‘Anadolu Lezzet Envanteri’ ile 48 ürünü tanıtacak.
Slow Food’un oluşturduğu Nuh’un Ambarı listesine eklenen ve üreticilerin korunmasına yönelik olan Presidia’nın Türkiye’deki çalışmalarının temellerini atan MDD’nin, İstanbul Kongre Merkezi’ndeki fuarda Anadolu Lezzet Envanteri standını mutlaka görün.
Not: Prezedia, uluslararası arenada ortak bir protokol doğrultusunda üretim yapmaları öngören üreticiler birliği.
NE PİŞİRİLİR, NE YENİR?
Balık: İstavrit, karagöz, kılıç, lüfer, mezgit, pisibalığı, torik, uskumru, terik.
Meyve: Yerelması, yabanmersini, muz, zencefil, portakal, mandalina, nar, ayva, balkabağı. Ankara, deveci, Mustafabey, margarita, marillat cinsi armutlar. Amasya, golden, hüryemez, granny smith cinsi elmalar.
Sebze: Pırasa, lahana, kereviz, karnabahar, brokoli, ıspanak.
BU AY ŞARKÜTERİ ÜRÜNLERİ KONUŞULUYOR
Ekim sonunda mutfaklara bomba gibi düşen bir haber vardı. Dünya Sağlık Örgütü sosis, salam gibi işlemden geçmiş tüm şarküteri ürünlerinin tıpkı sigara gibi etki yarattığını, kanseri tetiklediğini açıkladı. Bu haberle ilgili doğru veya yanlış herkesin bir fikri vardı, bolca spekülasyon yapıldı. Tüm bunlar şarküteri tüketimini muhtemelen ciddi şekilde etkileyecek. Belki de 2015’in kasımı şarküteri ürünlerinin en az tüketildiği ay olarak tarihe geçecek. Pastırma ve sucuk gibi ata yiyeceklerimiz de aynı potaya girdi. Oysaki bir gerçek vardı, o da açıklamanın sadece ‘işlenmiş’ ürünleri kapsadığı ve ısıl işlem görürken uğradıkları yapısal zarardı. Pastırma ve sucuk doğal yolla fermente edilebilen ürünler. Asıl mesele son dönemde hızlı fermente olmaları için uygulanan yöntemler. Elbette bunlar için markaların belgeleri, onayları mevcut. Yani yasa dışı değil. İşte tam da bu konu için Sağlık Bakanlığı ile Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı kolları şimdiden sıvadı.
Yedi bölgeden 55 çorba
Türk mutfağında çorbanın öğün vakti yoktur. Sabahları kahvaltı niyetine, yoksa kuşluk vaktinde, öğle yemeğinde, akşamları ya da ne zaman acıkırsak çorbaya mutlaka yer vardır. İştah açmak, mideyi arkadan gelen yemeklere hazırlamak için sağlıklı bir başlangıçtır. Pişirmesi kolay ve hızlıdır. Türkiye’nin yöreden yöreye değişen yüzlerce çorba çeşidiyle zengin bir mutfağı var. İşte onların tarifleri Türkiye’nin Çorbaları adlı kitapta buluştu. Fairy’nin araştırmacı yazar ve yemek danışmanı Gülhan Kara ile birlikte hazırladığı kitapta, özgün isimleri, hikâyeleri, sunumları ve lezzetleriyle yedi bölgeden toplam 55 çorba tarifi yer alıyor.
Et ve tavuk suyuyla tereyağı da kullanıldı
Kitapta daha önce hiç tatmadığınız tarifler de var. Kikirdekli, çatal, korkota, külüklü, pırtıke çorba onlardan birkaçı... Çorbaların görselleri ise ait olduğu yörenin sunumuyla fotoğraflı bir şekilde kitapta yer alıyor. Çoğu et suyu, tavuk suyu, tereyağı, meyane, salça kullanılarak hazırlanan çorbaların tariflerine www.everdayme.com.tr/MutluMutfaklar adresinden ulaşabilirsiniz.
Kiraz tuzlusu kavurması yediniz mi?
‘Soframda Anadolu’ adlı kitap serisiyle Türkiye’nin yemek kültürünü mercek altına alan Alfa Yayın Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Bayrak’ın son çalışması Karadeniz Yemekleri yayımlandı. Sekiz yıllık bir çalışmanın sonucu ortaya çıktığı belirtilen kitapta Karadeniz’in sadece hamsi ve karalahanadan ibaret bir mutfağının olmadığını göreceksiniz.
Bolu’dan Artvin’e kadar
Kitabı okuyup da Bolu’nun tepelerinden Artvin’in şaşırtıcı zeytinlerine dek bir rota izlerseniz tereyağının, kaymağın, tuzun, hamurun her türlü lezzetini tadabilirsiniz. Kitapla kayıt altına alınan yemeklerin bazıları şöyle: Sütlü erişte, kedibatmaz, melengütçeği, dartı, çullama, çıraklar böreği, buharda pişirilen tavuk hamuru, çöven ekmeği, beyaz baklava, iskilip dolması, kiraz tuzlusu kavurması, kuru meyvelerden yapılan kokoç çorbası, Tokat kebabı, Amasya çöreği.