Gazeteci Can Dündar ve Erdem Gül, Anayasa Mahkemesi'nin vermiş hak ihlali kararı uyarınca tahliye oldular.
Cumhurbaşkanı bu karara uymadığını ve saygı duymadığını beyan etti.
Muhalefet Cumhurbaşkanının bu sözlerine tepki gösterdi.
Hatta Cumhurbaşkanı'nın bu sözlerini geri alması gerektiğini belirtti.
Anayasa Mahkemesi Başkanı bugün yaptığı açıklamada “Anayasa Mahkemesi kararı herkesi bağlar” dedi.
Hükümet sözcüsü Numan Kurtulmuş “Sayın Cumhurbaşkanı kişisel görüşünü beyan etmiştir”dedi. Devamla.Cumhurbaşkanı açıklamayı mahkeme kararından sonra yaptı dedi.
Ak parti Grup Başkanvekili Bülent Turan ”Karar sevindiricidir”dedi.
Birgün sonra Cumhurbaşkanının açıklamasından sonra yani “Anayasa mahkemesi yetki gaspı yapmıştı. AYM‘nin kararı da eleştirilebilir”dedi.
Meşhur anayasacı ve Ak Parti milletvekilliği yapmış Prof. Osman Can,AYM’nin kararının doğru olduğunu söyledi.
Anayasa Mahkemesi'nin kararı ile ilgili söylenenleri uzattıkça uzatabiliriz.
Öyle yapmayıp değerlendirmelerin en uç noktalarını söyleyelim.
Karar surda bir gedik açmıştır diyenlerden, bu bir ihanettir diyenlere kadar geniş bir yelpazede değerlendirilmektedir.
Tablo buyken sağlıklı ne söylenebilir?
Aslında hukuken söylenecek şeyler mevcut mevzuatta belirli.
Aynı zamanda bir hukukçu olarak genel kaideler ne diyor, söyleyelim mi?
-Ceza yargılamasında tutukluluk tedbirdir, istisnaidir. Asıl olan özgür (tutuksuz) yargılanmadır.
-Mahkeme kararları herkesi bağlar.
-Hukuk devleti, tarafsız ve bağımsız yargı ile kurulabilir.
Fakat verilen karar salt hukuk alanını ilgilendirmediğinden dolayı kopmakta bu fırtına bu kıyamet.
Uluslar arası sonuçları, siyasi sonuçları olan bir konu aynı zamanda.
Devlet olma bilinci oluşmamış bir durum bizimkisi.
Milli Güvenliğe ait bir konunun bu hale getirilmesi ve salt yargısal bir sonuçla izah edilemez elbette.
Yine özgürlük konusunda meslek ayrımı yapan yargı kabul edilemez.
Eleştiriler var. Bir çok bireysek başvuru yapan tutuklu var
Neden AYM bunlarla ilgili hızlı davranmadı diye.
Türkiye kendi içindeki sorunları çözmekle uğraşıyor bir taraftan bir taraftan uluslararası sıkıştırılmayla baş etmeye çalışıyor.
Türkiyenin karşısında ise bu iki cephe birlikte davranabiliyor.
Geçen muhtarlar toplantısında Cumhurbaşkanı “devletin bekası”na vurgu yaptı.
İşbirlikçilerin ve uluslararası güçlerin saldırısının bu topraklarda sonuç alamayacağını vurguladı.
İşte böyle olağanüstü durumlarda; yargının verdiği kararların şekli hukuka uygun olması çok bir anlam ifade etmiyor.
Sormak gerekiyor.,
Karar ne işe yarar?